15 Temmuz 2021 Perşembe

Dün, Bugün, Yarın ve Sonsuza Kadar//Zeynep Sahra Kitap Yorumu^^

Merhabalaar^^
Yoğunluğum konusunu bir önceki yazılarımda bahsettim. Bu yoğunluğun içinde tabii ki kitap okumak hayaldi, öyle de oldu. O kadar yorgun oluyordum ki kitap okumak bile canım istemiyordu siz düşünün. O sıra Harry Potter ve Ateş Kadehini okumaya başladım ama devam edemedim, eğer devam etseydim kitap elimde sürünecekti ben de okuma düzenimi düzene sokamayacaktım. Onu yarım bırakmak zorunda kaldım, yakın zamanda devam etmeyi düşünüyorum, bakalım. :)
Onun yerine hemen okunacak Zeynep Sahra'nın Dün, Bugün, Yarın ve Sonsuza Kadar kitabını okumak istedim. Yazarın okuduğum ilk kitabı bu oldu, ilk olarak kalemini çok sevdim, konu olarak klişe olsa da karakterler çok iyiydi ama yarıdan sonra beni çileden çıkaran çok fazla olay da oldu. Bunları yorumumun devamından yazacağım. :)


Bir çığlık, bir aksilik ve aşkla dolu bir hikaye...
Düzenli, kontrollu, kuralcı Elif hayatındaki her şeyi planlamıştı. Uygun bir sevgili, standart üstü bir iş ve sadık arkadaşlar... Mükemmel bir hayat için her şey tamamlanmıştı. Ama hesaba katmadığı bir şey vardı...
Elif kutlama yapmak için gittiği gökdelenin asansöründe sıkışıp kaldığında yalnız değildi. Dünya üzerindeki en sınır bilmez kişi ona hayatın planlanamaz olduğunu gösterecek ve o asansörden çıktığında kurallara uymak onun için eskisi kadar kolay olmayacaktı.
Kulağınızdan The Beatles sözlerinin eksik olmayacağı bu hikayede, kalbin ve aklın savaşına ve aşkın keşkeler içinde kaybolmaması için verilen uğraşa tanık olacaksınız.

Kitabı okurken kulaklarımda kitapta geçen The Beatles grubundan çok Emir Can İğrek'in Beyaz şarkısı çaldı. Elif karakterine aşırı uyan bir şarkı, yorumumu okuduğunuz sırada bu şarkıyı dinleyebilirsiniz, ben şimdi yorumu yazarken bile dinleyeceğim. :D
Konuyu okuduğunuzda klişe kokusunu buram buram içinize çekiyorsunuz, haklısınız da. Asansörde kalan bir çift ve karanlıkla ve küçücük alanda geçen saatlerden sonra değişen hayatlar. Tabii bu sadece filmlerde olduğu için fazla üstünde durmuyorum, çünkü bir insan ilk dakika nasıl aşık olabilir. Buna da yazar öyle bir açıklamayla gelmiş ki ağzım açık kaldı ve o kısma aşık oldum desem yeridir.
Elif hayatın getirdikleri nedeniyle düzen ve plancı birisidir. Güzel ama zorlu bir işi, yıllardır beraber olduğu ve evlilik teklifinin yakın zamanda geleceğini düşündüğü bir sevgilisi vardır. Bir gün sevgilisi tarafından saatlerce bekledikten sonra bütün siniriyle asansöre binen Elif bir anda asansörde kalır. Baştan boş zannetse de arkadan gelen sesle hem korkar hem utanır. Asansörde sürekli hımm'layan ve işi dalgaya alan bir adamla kalmıştır. Başta korksada o küçük yerde geçen saatlerden sonra o adam artık yabancı değil, kalbini tekrardan attıran bir adam olup çıkacaktır.
Elif hayatını, sevgilisini ve işini sorgulamaya başlayacaktır ve daha bir kaç saattir tanıdığı adama sırılsıklam aşık olmuştur. Ve bu adam kendisine iki seçenek sunmaktadır, Elif ya eski ve yeni fark ettiği sıkıcı hayatına devam edecektir ya da ilk görüşte aşık olduğu adamla hayallerini gerçekleştirecektir.
İşte burada hayatının seçimini yapacaktır Elif, ama ne?


Eser, gizemli, yakışıklı, açık sözlü ve gamzeli bir beydir. İlk görüşte aşık olduğu Elif'i bırakmamakta kararlıdır. Kendisini seçmesi için elinden geleni yapmaktan geri durmayan Eser bu zorlu serüvende istediğini alacak mıdır? Büyük anne ve babasında gördüğü aşkı kendisi yaşayacak mıdır?
Kitap bu sorularla yol aldı desem yeridir.
Bir de Okan var, o kadar iğrenç bir karakterdi ki Elif bile ona yaptıklarından sonra insanlığından üzüldü ama ben değil. O kadar içten pazarlıklı, tehditçi, kötü bir karakterdi ki. Tabii onun da bunları yapması için bir sebebi vardı ama yok ya şimdi bile yazarken sinir oluyorum. Neyseee -_-

Tek tek karakter hakkında analiz yapmak isterdim ama bu sefer herkesi bir kerede, aynı paragraf için anlatıp çıkmak istiyorum. Hepsi birbiriyle bağlantılı çünkü.
İlk olarak Elif ve arkadaşlarından bahsetmek istiyorum. Elif'in sürekli kararsız halleri beni çileden çıkardı, evet hayatın getirdikleri yüzünden çok fazla yapması gerekenler var ve bunlara mahkum, bu kısımlar normaldi. Beni çileden çıkaran yaşanan olaylardı. Buraları büyük ihtimal spoiler olarak yazacağım, yoksa ne anlamı kalır bu yorumun asdfghjklş
Okurken güzel bir liste yaptım düşüncelerim hakkında, az çok bunlardan bahsetmek istiyorum.
İlk olarak Eser'in bir kaç yerde ilgisiz oluşu aşırı hoşuma gitti çünkü Elif hak etti ama bir yerden sonra Elif kadar üzüldüm ya. :/
Elif'in kız arkadaşları çok tatlıydı, biri tam aşk kadınıyken, diğer feminist. Ama Begüm'e aşırı gıcığım. Onunla olan mevzuda aslından elinde gelecek çok şey vardı ve arada Elif gibi kendisi de çok fazla bencillik yaptı. Şimdi ne alakası var diyecek okuyanlar ama eğer söylemezse arkadaşının hayatı kayacak aloooo. :P
Bir ara Elif'te çok bencillik yaptı, tamam yine hak verdim ama yok ya sinir etti beni kitapta.
Elif'in erkek kardeşine bayıldım, acaba onun kitabı var mı ya da olacak mı? Olsa ne tatlı olur.


Şimdi yazarın kalemini gerçekten çok sevdim ama öyle yerler okudum ki dedim yazar tıkandı kaldı nasıl devam edeceğini bilemedi o yüzden böyle yazdı. Yani ilk defa okusam da konduramadım yazara bunu. Umarım diğer kitaplarında böyle şeyler olmaz.
Sonracığıma kitapta geçen iki şey beni çok rahatsız etti. Biri aldatma, diğeri ise şiddet. Şu an ne yazsam yanlış olacağı için bunları spoiler olarak yazmak istiyorum ki yanlış anlaşılma olmasın.
O zaman gelsin SPOİLER!!!

SPOİLER UYARISI!!

Biraz önce yazdığım aldatma mevzusundan bahsetmek istiyorum. Şimdi Elif asansörde kaldığı zaman bir sevgilisi vardı, Evet Okan'ı sevmiyordu ama onun sevgilisiydi. Asansörden sonra eğer Okan'dan ayrılıp Eser'le devam etseydi, Okan'la zor durumda kaldığı için tekrardan beraber olsaydı inanın bir şey demezdim ama Okan'ı bırakmayıp Eser'i sürekli düşünmesi, onunla yaşadıklarını hayal etmesi, onu özlemesi beni rahatsız etti. Tamam Okan'da tekin ayak değildi, o da aldattı ama ikisinden de rahatsız oldum. Bu kısımda Begüm'ün Okan'ı aldatma olayını görüpte susması asabımı çok bozdu, arkadaşın elden gidiyor, pislik biriyle evlenecek, bırak şu inadını. İnanın okurken aşırı şok oldum, nasıl böyle susabilir diye. Tamam onun da korkuları vardı ama sana darılması mı yoksa dostunun mahvolacak hayatı mı? :/
Ve şiddet, Okan Elif'in üzerine yürüyor ve kollarını yaralıyor. Burada Elif artık burada bırak şu adamı dedim ama gel gör ki bir yerden sonra Elif'in Okan'ı savunurken ki kısımlarını okudum. Şiddet en hassas noktamız, burada Elif'in dik durmasını o kadar çok istedim ki anlatamam. O kuralcı, işinde başarılı, kariyer sahibi karakterin zorba davranmasına rağmen Okan'ı savunması hiç iyi değildi. -_- Tamam şimdi Elif Okan'ı uzun zamandır tanıyor, bizim okuduğumuz Okan'ı bilmiyor Elif ve duyguları yüzünden de tabii ki suçluluk duyuyor. Hakkıdır ama şiddet, bu üzdü beni.
Bu şiddette erkek kardeşinin tavrı içinde bir şeyler bekledim ama o da olmadı bu arada, bir hayal kırıklığı daha. :/
Ve Eser, Elif sürekli uzattığı elini tutmamasına rağmen vazgeçmemesi, ilk görüşte aşık olduğu için onunla olmaktan başka çaresinin olmadığı sürekli dile getirmesi harikaydı ve elinden gelenin hepsini yaptı. O sonda, düğünde yapacağı planlar. Bence kitapta en iyi karakterdi.

SPOİLER SONU!!!

Kitapta geçen The Beatles şarkılarına aşık oldum, belli ki yazar şarkılardan yola çıkarak bu kitabı yazmış. İşte kalbimi çalan bir diğer detay daha.
Şimdi o kadar spoiler ve sinir, stresten sonra diyeceksiniz nasıl sevdi bu kız. İlk olarak o son beni kendime getirdi, inanın kitap öyle bir hal aldı ki Elif ne halin varsa gör, hayatın mahvolsa bile üzülmem, kitabı alıp yerlere fırlatmaya ramak kala gibi ruh hallerim çok oldu ama o son her şeyi affettirdi. İnanın yazarın kalemi ve The Beatles'den yola çıkan hikaye olmasa bu kitabı sırf emek yüzünden yakmazdım. :D Çok mu abarttım ne :P
Neyse arkadaşlar lafı çoook fazla uzattım, o yüzden burada bırakmak istiyorum. Listemde ne yazdıysa çoğunu yazdım yorumumda, bu tarz kitapları seviyorsanız tavsiyemdir, siz benim kadar sinir olmayabilirsiniz o yüzden okuyun derim.:)
Ben hala Beyaz şarkısını dinleyip, Çıkmaz sokaklarına dalıyorum. Sevdim seni Çıkmaz sokak. ;)
ve;
'İhtiyacın olan tek şey...benim.'

En sevdiğim cümle...


Kitaba Puanım 5/4^^




Alıntılar^^

Aşk mı? Hani şu filmlerde, kitaplarda anlatılan ama nesli tükenen duygu mu?


*****


Dört saat yanında kaldığım insanı böylesine özlüyor olmaz normal miydi? Bir daha görmeyeceğim birini özlemek. Bir daha göremeyeceğim biri... Onu bir daha göremeyecektim... Soluğum kesildi.


*****

Ben sana dünde aşıktım. Bugün de aşığım. Yarın da aşık olacağım. Dün, bugün, yarın ve sonsuza kadar.


*****


Kalbimin merkezinde deprem oluyordu. Kalbimin merkezinde devrim oluyordu. Kalbimin merkezinde her şey altüst oluyordu. 


*****

Ne çabuk yaralanıyormuş insan meğer... Birinin seni kollarından tutup savurması yetiyormuş bedeninin güçsüzlüğünü anlaman için, ya da bir başkasının bütün kurallarını yıkıp kalbini ele geçirmesi zor değilmiş savunmasız olduğunu hissetmek için. 


******

"...Ben seni bulmadan seni sevmeye başlamıştım zaten. Dün, bugün, yarın ve..."





Çok güzel alıntılar bıraktım, yorumda öyle oldu gibi. Okuyan herkese teşekkür ederim, başka yorumlarda görüşmek dileğiyle, sevgiyle, aşkla kalın^^


Buralarda da varım^^



3 yorum:

  1. zeynep sahra, pikuu, okurums :)

    YanıtlaSil
  2. Kararsız kitap karakterleri beni de çileden çıkarıyor. Kurdukları düzenin dışına çıkma meselesinin öyle kolay olmadığını biliyorum ama bazı karakterler katlanılmaz oluyor. O kadar eleştiriye rağmen kendini sevdirmesi de başarı. :)

    YanıtlaSil

Elinizi korkak alıştırmayın.^^ :D