Elle Kennedy etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Elle Kennedy etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Mart 2023 Pazar

Anlaşma//Elle Kennedy Kitap Yorumu^^

 Merhabalar^^
Nasılsınız bakalım, görüşmeyeli iyisinizdir inşallah^^
Bilin bakalım ben ne yaptım? Yine çoook övülen kitabı aldım ve yine hayal kırıklığı, yine boşa giden para, yine boşa giden vakit..
Daha yazsam buradan nerelere yol olur. :/
Bu sefer ki kitap seneler önce çıktı ama yayınevi kapaklarını değiştirerek bir daha bastı. Önce ki kitapların kapakları hiçte alınacak gibi değildi ama onlara rağmen çok övüldüğü için tabii ki aldım.
Sonra ne oldu biliyor musunuz, sonu yeşilçama benzeyen bir kitap okudum. :D
Sadece o değil çiftin arasındaki ilişkide hiç geçmedi bana.


Okulun kötü çocuğuyla anlaşmak üzereydi ve işler fena hâlde karışacaktı… Hannah Wells sonunda onu etkileyen birini bulmuştu. Hayatının her alanında son derece özgüvenli olmasına rağmen, konu seks ve flört olduğunda beceriksizin tekiydi. Fakat hoşlandığı adamın dikkatini çekmek istiyorsa bu durum değişmeliydi. İşe sinir bozucu, çocuksu ve kendini beğenmiş hokey takımı kaptanının özel ders isteğini kabul ederek başlayacaktı. Tabii bir şartla. Garrett Graham’ın tek istediği mezun olduktan sonra profesyonel hokey oyuncusu olmaktı ancak düşen ortalaması, uğruna çabaladığı her şeyi tehlikeye atıyordu. Eğer alaycı bir esmer güzelinin başka bir adamı kıskandırmasına yardım etmek takımdaki pozisyonunu garanti altına alacaksa buna katlanacaktı. Fakat beklenmedik bir öpücük her ikisini de daha önce deneyimlemedikleri duygulara sürüklediğinde, Garrett numara yapmanın hiçbir işe yaramayacağını anlamıştı. Hannah’yı aradığı adamın tam karşısında durduğuna ikna etmek zorundaydı. 


Hannah kendince zeki, çalışkan, tek isteği burs alıp okulu bitirmektir. Bunların yanında bir de hoşlandığı çocuk vardır ama onun da ilgisini çekemez. Bir gün okulun popüler hokey oyuncusu ondan yardım isteyince başta istemese de sonradan işi düşünce bir haftalığına özel hocası olur. Bu bir haftalık özel hocalıktan sonra hoşlandığı çocuğun ilgisini çekmek için Garrett ile takılıyormuş! gibi yaparlar ama iş umdukları gibi gitmez.
Hannah'yı sevdim, aklı başında, zeki, ailesini düşünen bir karakterdi. Güzelde sevdi ama o zekiliği sonunda kullanamadı. Keşke o aklını son kısımda da kullansaydı diyeceğim ama o zamanda öyle bir son olmazdı. :P

Garrett ise kuralları olan bir okulda okuduğu için hokeyde devam etmesi için derslerinden geçmek zorundadır. En zor olan dersten de Hannah sayesinde geçme ihtimali vardır ama onu ikna edemez, ta ki Hannah'nın açığını bulana kadar. O açığı kendine göre uyduran Garrett zamanla Hannah'ya kapılmaktan kendini alamaz. 
Garrett hakkında ne yazsam bilemiyorum, inanın sevmediğim çoğu özellik kendisinde. Her kıza sulanıyor(bu yumuşatılmış hali) ve sonradan ben iyi erkeğim diyor, yersen.
Hokey oyuncususun, yakışıklısın, kaslısın ama beyinsizsin kalıbını bununla kırıyor Garrett ama sürekli ben öyle değilim demeye getiriyor, yeter yani anladık.
Yine de sevmediğim şeyleri yaptığı için ben sevemedim kendisini. Zaten arkadaşları da öyle, hatta onlar daha kötüymüş bunu kendisi de dile getiriyor. Bunlara rağmen nasıl devam edebilirim yani.


Konu olarak bildiğimiz anlaşmalı sevgililik ve ondan sonra çiftimizin gerçekten aşık olması bla bla bla. Ama burada öyle şak diye oldu ki, hatta her şey tam tersi oldu ki ıyyy dedim. Konuya bak be, yazar başkalarından farklı olayım diye değişik şeyler denemiş. Olmuş mu? Sevene olmuştur ama bana ters.
Hiç hoşuma gitmedi, belli yere kadar tamam ama sonrası. :/
İşte bundan dolayı ne zaman aşık oldular, ne zaman anladılar oralar olmadı tabii. Bir anda oğlan kız arkadaş istemezken bir anda yaa ben kız arkadaşla olabilir, sıkıntı yok falan diyor.
Tabii karakter gelişiminde ki o değişimleri gördük, onlar güzeldi ama biraz daha ağırdan gidilebilir miydi? Evet.

Kitapta küfür yoktu ama argo çok fazlaydı. Belden aşağı konuşmalar, imalar aşırı derecede vardı. Neyse ki kız biraz edepliydi de yapılanları gördükten sonra bir utanmalar, bir bu ne be demeler falan. En azında o da benim gibi burada neler oluyor diyor çok şükür.
Biraz önce de dediğim gibi duygu geçişlerini çok beğenmedim. Biraz daha o duyguyu verebilirlerdi. Mesela oğlanın ailesiyle ilgili sıkıntıları var ve büyük bir çelişkinin içinde. O sırada oğlan bunalıma girmesi gerekirken iş başka yerlere gitti. Yav bir durun, olayı, sıkıntıları hem karakterler hem de biz sindirelim ama neredeeee. Yok yani yazar bir garip. Tamam sen yine istediğin gibi yaz ama böyle değil yaa. En azından biraz daha duygu yüklü sahneler ekle falan.
Neyse bunlardan ağzım yandığı için yoğurdu üfleyerek yemeyi düşünüyorum ve seriyi burada bırakıyorum. Bakın o kadar övüldü ki ben okumadan serinin devamını almayı düşünüyorum, hatta sepete eklemiştim ama henüz almamıştım. İyi ki de almamışım. Büyük ihtimal okumaz satardım ya da bir bakardım. Şimdi eğer, belki o da belkiiiii devam etmek istersem pdf'den okumayı düşünüyorum ama yine de o kadar güzel kitaplardan sonra yok yani dönüp bakacağımı düşünmüyorum. :/


Şimdi ismi lazım biriyle :D ismini söylemeyeceğim bu konu hakkında bana yazdı, hani ben sevdim, güzeldi ama eskiden okudum şimdi okusam sever miyim bilemiyorum dedi. Sonra baya konuştuktan sonra ben senin zevkine değil başkalarının okuduğu, sevdiği şeyleri neden eleştiriyorsun dedi. Ben de eleştirmeyi seviyorum dedim asdfghjklş
Bundan sonra dikkat edelim de sadece kendimi eleştireyim neden bu tarz kitaplar alıyorum diye asdfghjk

Kitabı okurken gerçek anlamda beklentim yüksek değildi ama yorumu yazarken fark ettim ki baya beklentim yüksekmiş. Kapak, konusu falan dikkatimi çekmişti zaten. Bir de gerçekten seveni çoktu. Şimdi böyle olunca nasıl düz mantık, beklentisiz başlayayım? Eee haliyle böyle durumlarda kalıyorum sonra. Çerezlik olarak kolay okunan bir kitap, mantık, zeka, duygu arıyorsanız yanlış yerdesiniz ama tam tersini istiyorsanız aradığınız kitap. Hele yeşilçam tarzı kitaplar hastaysanız durmayın alın asdfghjklşi


Kitaba Puanım 5/3^^


Alıntılar^^


    "Sanırım onu reddeden tek kız olabilirsin."
"Keşke kadın nüfusunun geri kalanı benim kadar akıllı olsa."


*****

    "Demek en sevdiğim renk siyah, ha? Bunu düşünmene ne sebep oldu?"
"Çünkü sahip olduğun betün tişörtler siyah." Süveterime anlamlı bir bakış attı. 
"Belki siyah her şeyle gittiğindendir. Bunu hiç düşündün mü?" diyerek sırıttım.
"Bu en sevdiğim renk olduğu anlamına gelmez."
"Pekala, yemini yutacağım. En sevdiğin renk ne o zaman?"
İç çekti. "Siyah."


*****

"Oraya tek başıma gidemem, Hannah. Benimle gelir misin?"
Sesi son kelimede çatırdamıştı, benim kalbim de öyle. Titrek bir nefes vererek konuştum.
"Elbette gelirim."



Başka yorumlarımda görüşmek dileğiyle^^


Buralarda da varım^^