Elise Kova etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Elise Kova etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Haziran 2023 Cumartesi

Elf Kralı İle Anlaşma//Elise Kova Kitap Yorumu^^

 Selamlar^^
Nasılsınız? Son haftada iki kitabı hızla bitirdiğim için hemen yorum yazmam gerek yoksa kalırda kalır, sanki kalmıyormuş gibi. :/
Bu sefer ki kitabımız Yabancı yayınlarının yazarı Elisa Kova’nın tek kitaplık serisinin ilk kitabı Elf Kralı ile Anlşama. Tek kitap olması, uyarlama bir roman olması ilgimi çeken ilk detaylardı. Kapakta güzel ama şu an çıkan ikinci kitabın kapağı daha güzel. :D
Kitabımızda elfler, periler, vampirler vs. çoğu şey var. Bu kitabımızda isminden de anlaşıldığı üzere elfleri anlatıyor. Perilerde var ama onlar başka. :D


Elflerle insanlar arasında üç bin yıl önce bozulmaz bir anlaşma yapılmıştı. Her yüzyılda bir, İlk İnsan Kraliçe’nin büyüsüne sahip olan genç kız, Elf Kralı’nın yanında yer almak üzere Ortadiyar’a götürülüyordu. Hayatını bitkibilime adamış Luella yaşını geçirdiği için minnettardı. Artık kasabasının tek şifacısı olarak görevlerine odaklanabilirdi. Ta ki Elf Kralı, kraliçesini bulmak için gelene kadar. Luella’nın kendisi hakkında bildiği her şey yalandı. Ancak Ortadiyar’ın ölümün eşiğinde olduğunu gördüğünde, hiç hazır hissetmediği bu sorumluluktan kaçamayacağını anlamıştı. Tek sorun, nihai bir seçim yapması gerektiğinde sadakatini nereye sunacağıydı – ona hayatı boyunca destek olmuş yuvasına mı yoksa başından beri istemediği aşka mı?

Luella kasabanın şifacısı olarak hayatına devam etmektedir. Okulunu okumasına destek olan kasabalılara borcu olduğuna inanan Luella hiçbir şekilde kasabayı terk edemez.
Elflerle aralarındaki sorun yüzünden halk olarak sürekli tetikte olarak Luella kraliçe olma olsılığı olmadığı için rahattır ama gelen elf kral ve arkasından çevrilen işler yüzünden bir anda kraliçe olduğu ortaya çıkan Luella’nın hayatı bir günden tepe taklak olur.
Güçleri olduğunu daha yeni öğrenen Luella bir de sert Elf kralıyla evleneceğini öğrenince kaderine razı olup onu kendi sarayına götürmesine izin verir. Gittiğinden aslında elflerin çok zor durumda kaldığı anlayınca onlara yardım etmek ve evine dönmek için elinden geleni yapacaktır.
Elisa kova’nın kadın karakterlerine tahammül edemiyoruz arkadaşlar, yok böyle karakterler inanın. Yani sürekli dik başlı olmaları sinir bozucu. Luella ülkeyi ve elfleri kurtarmak için sürekli uğraşması çok tatlıydı ama sürekli gidicem de gidicem demesi beni sinir etti. Elf kralı garibim napsın sürekli gidecem diyen kişiyi, sonradan verdiği tebriki haklı buluyorum şahsen.
O yüzden bu yazarın bir kitabını dahi okuyacaksanız bunları bilerek okuyun.
Tamam kendisine yapılan fedakarlığı ödemek istiyor ama kardeşim kraliçe olmuşsun, en büyük mevkidesin,  bununla bir şeyler yapsana? Biraz alık bir karakterdi bence asdfghjklşi Neyse ki elf kralımız vardı. :P




Elf kralı hakkında diyeceğim pek fazla bir şey yok, onu okuyup öyle tanıyın derim. Sadece huyunun değişmesi, Luella’ya olan davranışlarının nazikliği ve gülme konusundan büyük adımlar atması aşırı tatlıydı. İşte bu yazarın kadın karakterleri ne kadar sinir olsa da erkekleri resmen onların tam tersi minnoş resmen. Tamam kralında hataları yok mu, vardı ama arkadaşlar Luella ile kıyas edilemez bile. :/

Bunlara rağmen iki karakterinden atışmasını, iş biliği yapmasını, birbirlerine anlamasını, arada da(çoğunlukla beni sinir etsede) kavga etmeleri çok tatlıydı.
Evren konusunda yazar güzel yazıyor. Özellikle elflerin ve perilerin detaylı anlattığı bir kitaptı ve benim ilk okuduğum kitaptı. Yani elf kulakları olan karakterleri okudum ama böyle detaylı okuduğum ilk kitaptı.
Evreni güzeldi ve tek kitap olması kitaplarda en sevdiğim özellik, bir de bu tarz fantastik kitaplarda tek olunmuyor, muhakkak o sonda bir şeyler oluyor ve ikinci kitabı bekle dur, o yüzden tek kitap olması çok güzeldi ama… İşte aması var.


Kitap güzeldi ama kadın karakterin böyle davranması beni kitaptan resmen soğuttu, yani kitabı tam olarak sevdim mi sevmedim mi bilemedim. Tamam tek kitap olması güzel ama sanki o kadar yaşanan olayın bir anda şak diye olması, bitmesi biraz garipti. O olaylar olana kadar sadece çiftimizin arasından yaşananları okuduk, biraz daha fantastik yönünü okumak isterdim.
Kitabı tam olarak sevdim mi, sevmedim mi bilemiyorum. Evet evreni güzeldi ama şu an ki fiyatını görünce o kadar vermeye değmez, hele böylesi bir kadın karakter için hiç değmez asdfghjklş
İkinci kitabı eğer uyguna bulursam alırım ya da ikinci el ama bu kadar parayı vermem. İkinci kitabın konusunu da okudum, yine bizi bizden alacak bir kadın karakterler karışılacak gibiyim. O yüzden bekleyebilir, çok yükselemedim.

Bu tarz keli kitapları seviyorsanız okuyabilirsiniz ama beni sinir eden karaktelere tahammülüm yok diyorsanız uzak durun o zamna diyebilirim. :D
Yazarın henüz Hava Uyandı serisinin son kitabı okumadım, onu bitireyim sonra bu seriye bakarız inşallah. :D
Yazarın diğer kitaplarına yaptığım yorumlar için tık tık!




Kitaba Puanım 5/4^^




Alıntılar^^

Eldas'ın tutuşu şaşırtıcı derecede sağlam ve güvenliydi - sanki istediğim an kollarından kurtulabilirmişim ama beni sarmaladığı müddetçe korkacak hiçbir şeyim yokmuş gibi. İkimiz de istediğimiz sürece beni taşıyacaktı.


*****


En kötü davranan insanlar genellikler en çok acı çekenler olurdu.




Diğer yeni yazılarımdan görüşmek duasıyla^^



Buralarda da varım^^
















2 Temmuz 2022 Cumartesi

Suyun Gazabı//Elise Kova Kitap Yorumu^^

 Merhabalar^^
Nasılsınız?? Nasıl geçiyor günler, beni sorarsanız çok dolu değilim ama boşta kalmıyorum. Anlamıyorum neden asdfghj Büyük ihtimal geç uyuyup geç kalktığımdan, buna bir düzen getirmem lazım. Sizlerde bu durumdan muzdarip misiniz?
Bugün gündüz temizlik yapıp daha fazla geç kalmayayım diye yorum yazmaya başladım, en son sık sık yorum paylaşayım diyordum yine yorumlar üst üstte geldi. :/ 
Suyun Gazabı serisinin dördüncü kitabı, finale son bir kaldı. Artık yavaştan bitiyor Hava Uyanıyor serisi. İlk olarak seriyi kutulu aldık, eğer tek tek alsaydık devam eder miydim hala düşünüyorum. Geçen senelerde yine toplardım belki ama şu an ki fiyatlara bakınca öncelliği başka kitaplara verirdim. Seri güzel, konu güzel ama uzatmaya gerek var mıydı bilmiyorum. Zaten yazarın maşallahı var yapmaz dediğimiz şeyleri yaptı sürekli. Çıldırıyorum -_- Ama zekide, mesela sonları öyle bir yazıyor ki devam etmek zorunda kalıyor insan.


Vhalla, Kuzey’i Solaris İmparatorluğu’nun ellerine teslim etmiş ve vurulduğu zincirlerden kendini aşkı pahasına kurtarmıştı. Ancak yaptığı bu fedakârlığın savaşı bitirmek yerine başka bir cepheye taşıdığından bihaberdi. Gizli güçler gölgelerin ardında pusuya yatmışken Rüzgârgüdücü’ye bağlı kadim plan ise işlemeye başlamıştı. Vhalla yıkım getirecek bu oyunda bir kukla olmamak için içindeki ateşi tekrar harlamak zorundaydı.

Şimdi dördü yazacağım için ilk üç hakkında spoiler verebilirim. Şimdiden uyarıyorum ilk üçü okumadıysanız kitabın konusunu bile okumadan bırakın derim.
Üçüncü kitabın sonunda ortalık karışmış, Vhalla özgürlüğüne kavuşmuştur ama Aldrik'ten ve büyüdüğü saraydan ayrılmak zorunda kalmış kuzeye gitmiştir. Bir süre ayrı kalmak istese de yanında tuttuğu Kristal balta sebebiyle işler karışmıştır ve peşindeki düşmanlarından kurtulmak zorundadır.
Vhalla bu sefer beni fazla sinir etmedi, hikaye olması gerektiği gibi gitti, hatta Aldrik ve Vhalla'ın arasındaki olanları takdir ettim.
Son kısımlarda kızdım ama, nasıl tanıyamadım diye çok kızdım. :/ Bakalım son kitapta neler olarak. Bir kaç tahminim var, büyük ihtimal yazar bizi şaşırtmayacak.


Aldrik kitabın yarısına kadar yoktu, sonradan ortaya çıkınca ben şok. Yanında nişanlısı var, burada var yaa nasıl üzüldüm. Sanki benim sevdiğim adamın yanında nişanlısı. İşte yazarda sağ olsun bu bölümü çok güzel yazmış. Aldrik son zamanlarda geldiği ve kitabında olaysız geçtiğini düşünürsek çokta önemli kısımlar olmadı diyebiliriz.

Yazara bir karakter için sayıp sövmek istiyorum, yaa zaten gerçek hayat yeterince zorken neden yani neden!!! Kitapta bir yaşanan ihaneti bir de bu kısmı hiç sevmedim. Önceki kitaplarda Aldrik'in sadık arkadaşını öldürmüştü bu yazar, şimdi başka biri. Ne oldu, başın göğe erdi mi Elisa Kova?


Kitap genel olarak sakin geçti, yukarıda da dediğim gibi neden bu kadar uzatılmış bu seri anlamış değilim. Doğrusu arayı açtığım zaman çok şey unutuyorum, fantastik ve distopya serilerinde hep böyle oluyor. Art arda okumak sıkıcı, arayı açınca da unutuluyor işte.
Üçüncü kitaba göre sevdim, hatta ikinciye göre bile. Çünkü Vhalla şatoya geri dönüyor ve ilk kitaptaki gibi geçiyor hayatı. Birinci kitabı çok severim, o ilk tanışmalar, gül bahçesi, Vhalla'ın gücünü keşfetmesi vs. Seri bittikten sonra Hava Uyanıyor'u bir daha okurum belki.
Siz seriyi okudunuz mu? Okuduysanız en sevdiğiniz hangisi?
Birazda sohbet edelim, tavsiye etsem zaten serinin dördüncü kitabı, zaten buraya kadar geldiyseniz son kitabı da okuyup bitirin. :D
Son olarak serinin önceki okuduğum kitaplarını merak ediyorsanız Buraya tıklayabilirsiniz. :)


Kitaba Puanım 5/4^^





Alıntılar^^


"Ve seni hala seviyor?"
Soru bir an durulmasına neden oldu. Vhalla her ne kadar üzerine düşünmek istemese de sorgulaması lazımdı: Bu doğru muydu?
Gözleri görmek istemiyordu, zihni bunu reddetmek istiyordu fakat yüreği her zerresiyle cevabı biliyordu.


*****


"Biz umutsuz vakayız, senle ben," diye fısıldadı Vhalla.
"İlla biri için umutsuz olacaksam, senin için olayım, Vhalla Yarl".



*****


"Güç ne iyi ne de kötüdür, silahı şövalyenin ya da kasabın aracına dönüştüren şey insanın yüreğidir."




Seriyi bitirmeden yorumu yayımlamam güzel olacak. :D
Yeni yazılarımda görüşmek dileğiyle^^



Buralarda da varım^^

15 Ekim 2021 Cuma

Toprağın Sonu//Elisa Kova(Hava Uyanıyor #3) Kitap Yorumu^^

 Selamlar^^
Nasılsınız? Hem yoğun günler geçiyor, hem de buralarla ilgilenmeye çalışıyorum. Sürekli yazılar birikiyor ve ben hiç ilerleme katedemiyorum. Bir tane yazı yayımlıyorsam, beş tane yazı üstüne geliyor. Kimler benim gibi?
Yine klavyem(Çenem)açıldı. :D Gelelim kitaba. Çok sevilen Hava Uyanıyor serisinin üçüncü kitabını bitirdim. Bu seri gittikçe yarı güzelleşiyor, yarı kötüleşiyor. İkinci kitabın sonunda olanlardan sonra çok heyecanlı başladı kitap, sonra durağan ama entrikalı yerlere geldik ve o son bomba. Okuyanlar anladı. 😓



Havanın gücüyle uyanmış bir kadın, ateşle terbiye edilmiş bir asker, kandan doğmuş bir silah.
Vhalla Yarl, Kuzey’deki cepheye ulaşmıştı. Kan ve ateşle imtihanından sonra Solaris İmparatorluğu’nun vereceği bu son savaşta kendini her şeye hazırlamıştı. Artık karşısındaki seçenekler kölelik ya da özgürlük değildi. İmparator hâlâ Vhalla’nın kaderini demir yumruğunda tutuyor ve Havagüdücü’nün hayatta kaybedebileceği her şeyi, her an bırakmak üzere uçurumun üstünde sallandırıyordu.
Vhalla’nın, hayatına yön veren her şeyden uzaklaşması ve tamamen kendine ve gücüne odaklanması gerekecek fakat bu hiç de kolay olmayacaktı.

Vhalla yine aynıydı ama beni sinir etti arkadaşlar. İkinci kitabı okuyanlar buraya geleceği için rahat rahat yazacağım. Şimdiden uyarıyorum, ikinci kitaptan spoiler yemek istemiyorsanız buradan sonrasını okumayın. :) Aldrik en sonra büyük bir tehlikeye atlatıyor ve kurtarılıyor, yine de ölüm döşeğinde yatmaktadır. Tek çare ise Vhalla'ın kuzeydeki birliklere gidip yardım çağırmasıdır, en hızlı o gitmeli yoksa Aldrik ölebilir.
İşte yine Vhalla zor görevler başında ama gelin gören ki Solaris İmparatoru oğlunu kurtarmasına rağmen Vhalla'e hala düşman ve onun yok olması için elinden geleni yapacaktır. 
Vhalla kitapta en güçlü insan olmasına rağmen imparatorun altında ezilmesine üzüldüm her okuduğumda, istese o imparatoru yakıp yıkar ama işte henüz çok iyi değildir ve düşmanı çokken bunu yapması imkansız. Neyse ki prensler vardı da azıcık el üstünde tutuldu.
Tek sinir olduğum şey ise ikinci kitapta kılık değiştirdiği zaman Daniel ile yakınlaşmasını bu kitapta da ilerletmesi. Tamam zor zamanlarında vardı ama Aldrik deyince atlaya, zıplaya giden kızın Daniel söz konusu olunca ikilemde kalması asabımı bozdu. Aldrik onun için tahtan vazgeçecek(ben uydurdum, öyle bir şey yok ama yapar yani o kadar çok seviyor) ama Vhalla o kadar kötü zamanlardan sonra-ki biz neler neler okuduk, bunlar ne ki- ilgi bekliyor aman yapma etme, Aldrik var yaa, Vhalla'm diyen Aldrik var. Eğer dördüncü kitapta böyle devam ederse hak etmiyor deyip seni silerim Vhallaaaa. -_-
Neyseeeeeeee


Gelelim Aldrik'e. Neler çekti, çekmiş ve çekiyor. Vhalla iyi büyümüş onun yanında. Biliyorsunuz bir kelepçe olayı var, okuyanlar anladı ve Vhalla Aldrik'in geçmişinden olaylar görüyor. İşte onları okuyunca ah be Vhalla sen Alhrik'in yerinde olacaksın ki artık kendini nerelere atarsın artık. :P
Aldrik hem imparatorla uğraşırken hem de aşkı için elinden geleni yapıyor, en son ki sahne işte böyle bitiyor. Tamam Aldrik'in söyledikleri, yaptıkları çok kötüydü, okudukça yuh dedim ama gerçekti. Yazar, ah yazar. -_-
Yine de Vhalla biraz alttan alabilir miydi diye düşünüyorum, Aldrik'in en son yaptıklarından sonra iyi oldu ama işte sebepler, zorunluklar vs. Oyy ne bileyim, bu yazar beni çıldırtıyor. :P
Sırf meraktan dördüncü kitabın konusunu, yapılan yorumları okudum ve sonunda sakinleştim. Bakalım okuyunca neler olacak, bu yazar uslanmaz, yine bizi çizgimizden çıkarır. 😑
Serideki olayları seviyorum ama en çokta yazarın kalemine hayranım. uçuyor resmen kitap, çok akıcı. Mantık hataları ve saçmalıkları var yazarın ama işte kalemi güçlü.



Toplu almasaydık devam eder miydim hiç bilmiyorum, umarım son kitapları daha iyi olurda keyfimiz yerine gelir. Yazar yazarken nasıl bir ruh halinde çok merak ediyorum, gaza gelip yazıyor yazıyor sonra bir bırakıyor her şey karışmış ama memnun bundan asdfghjkl 
Şu anlık dördüncü kitabı ilk ikiz okur gibi, sonrasında ben okurum ama ne zamana artık. 
Okumak isteyenler için ilk kitabı okuyup deneyin derim, sonra okumak isterseniz zaten devam edersiniz. :)
Ve kitaba 3,5 verdim çünkü o son. 😒



Kitabı Puanım 5/3,5^^




Alıntılar^^

Savaş tüm dünyayı tuhaf bir şekilde eşitliyordu. Savaşta lordlar ve leydiler sıradan insanlar gibi yemeklerini kendileri hazırlamak zorunda kalıyorlardı. Savaştaki her şeyin ya kazanılması ya da ele geçirilmesi gerekiyordu.


*****


"Benden vazgeçme." Aldrik gözlerini sıkıcca yumdu. "Benim için yaptıklarını hak etmiyorum... ama
sen... bu, yıllardır bana kendimi insan hissettiren ilk şey, beni daha fazlası için çabalamaya iten ilk şey. Sen beni gerçekten mutlu eden, tekrar bir şeyler istememi ve umut etmemi sağlayan ilk kişisin." "Senden asla vazgeçmedim," diye belirtti Vhalla kibarca.



*****

"Elbette prensim." O da ayağa kalkarken yüzünde küçücük bir gülümseme varda. Vhalla resmi hitabı bir sevgi ifadesine dönüştürmenin tadını çıkardı. Aldrik gerçekten de onun prensiydi.




Yeni yazılarımda görüşmek üzere, sevgiyle kalın^^



Buralarda da varım^^



22 Mart 2021 Pazartesi

Ateş Düşüyor//Elise Kova Kitap Yorumu^^

 Merhaba^^
Hız kesmeden Aşkın Fransızcası yorumumdan sonran buraya geldim, hazır yeni bitirdim kitabın hissiyatı geçmeden yorum yapayım diyorum. Bundan sonra bir deftere yazıp sonra buraya mı yazsam diye de düşünmüyor değilim. Bilemiyorum, her an bilgisayarı elime alamam ama kalem ve defter hemen elimin altında, bakalım. :D
Şu an 12.kitabımı okuyorum. Yılın üçüncü ayına güzel giriş yaptık bence, umarım 55 kitap hedefimi tamamlarım bu sene. :D Siz neler okuyorsunuz?
Kitabıma gelecek olursam, çok sevilen Hava Uyanıyor serisinin ikinci kitabı arayı fazla açmadan okudum, arayı fazla açmadan okudum diyorum ama yine de unutmuşum bazı yerleri inanır mısınız. Ama kitabı okudukça aklıma geldi tabii, sadece çok tatlı yerleri unutmak biraz kötü oldu ne yalan.
Seriyi şu anlık gerçekten çok sevdim, şu anlık diyorum çünkü daha var 3 kitap, ne olacağı belli mi olur. Zaten yazar ilk dakikada, yani ikinci kitapta bize çok güzel! bir sürpriz yaptı ama bakalım devamından ne olacak, ikizin güzel bir teorisi var, olur mu olur. :D
Yorumda birinci kitap hakkında çok bahsedeceğim şeyler olacağı için seriyi okumayanları buradan sonrasına almayalım. :D Spoiler olur bence. ;) Ama ilk kitabı merak ettim derseniz Hava Uyanıyor yorumum Burada!


Vhalla, Solaris İmparatorluğu’nun bir malı olarak savaşa yürüyordu. İmparator ondan zafer getirmesini, Senato ölmesini bekliyordu; Vhalla’nın ise bildiği tek şey hayatında göreceği en büyük savaşa yürüdüğüydü. Geçmişinin hayaletleriyle uğraşırken, ortaya çıkan yeni zorluklar son direncini de kırmakla tehdit ediyordu. Vhalla insanlığını koruyabilecek miydi? Yoksa gerçek anlamda İmparatorun kuklası mı olacaktı?

31 Aralık 2020 Perşembe

2020 yılının En'leri, Kitaplar^^


 

Selam^^
Yılın klasikleşen yazımızı yazıyorum çok şükür, çok şükür diyorum çünkü hayattayız ve hamdolsun virüse yakalanmadık. :) Geçen sene2019'a veda ettiğimiz zaman iyi dileklerle başlamıştık ama daha Ocak ayından başladı afetler, virüsler. Tabii bunu yıla atmak çok saçma ama 2020 unutulmayacak yıllardan, nasıl unutur ki insan. Hem ne kadar zorlu geçmiş olsa da bizim açımızdan güzel yıldı da. 7 senedir beklediğimiz hayırlı bir işimiz oldu, sonra yine uzun zamandır düşündüğümüz ama yapamadığımız araba değiştirme mevzusu oldu, bir de hasret kaldığımız kişilerle seneler sonra buluştuk. Bunlar güzel olaylar bence, şimdide kuşumuz Bulut yumurtladı, olursa yavrucakları olacak inşAllah.
Bu kadar olaydan sonra tabii kitap okuduk, dizi-film izledik.
Kitapta hedefim 50'ydi ama yapamadım. :'(
2021 hedefim için yine 50 yapacağım, ne zaman başarırsam o zaman yükseltirim sayıyı. :D Gerçi kötü de değil, şu an 45.kitabımı okuyorum. 5 tane daha okumam gerekiyordu ama ne yapalım. :/
Sizlerin hedefler ne alemde?
Yapabildiniz mi?
Cevaplarınızı bekliyorum, gelelim 2020'nin En'lerine^^




Yılın EN Beğendiğim İlginç ve Duygusal Kitapları^^


Aşk ve Diğer İhtimaller//Betül Güçlü^^



Vatan Yahut Silistre//Namık Kemal^^


Tanyer- Zifir ve Fecir^^



Genç Kız Kalbi//Mehmet Rauf^^



Çingene//Ahmet Mithat Efendi^^



Korku//Stefan Zweig^^

27 Aralık 2020 Pazar

Hava Uyanıyor//Elise Kova Kitap Yorumu^^

 Selam^^
Bu aralar her şeyi boş verdim, daha doğrusu her şeyden kastım örgüyü. Şu anlık örgü için tükenmişlik sendromu çekiyorum, satış yaptığımızı biliyorsunuzdur, sipariş olmayınca canım hiç örgü örmke istemiyor. Bez çanta işlemesi yapıp, dikimini yaptım, yeni kumaşa kılıf işleyip diktim, bir kaç gündürde boş takılıyorum el işi konusunda yoksa üç gündür blogla ilgileniyorum. :) Bu da güzel bir şey, kendimi çok sıkmadan dönüş yapmak istiyorum örgüye, ya sipariş olur ya da canım nasıl bir şey isterse artık. :)
Gelelim yoruma, Hava Uyanıyor serisi son zamanlara büyük indirimleri görünce okurların çoğu aldı, bizde hediye olarak birinci kitap vardı ama devamı yoktu, okumamıştık da. Şu an ki fiyatına göre bile uygun olan bir fiyatla bizim oldu seri, arkadaşlar kapaklar harikaaaa <3
İkiz okuduktan sonra ben de fazla arayı açmadan okudum ve bayıldımm. Ben okuduğum zamanda ikiz ikinci kitabı okuyordu ve bana dedi ki ikinci de çok iyi. Ay ben nasıl dayanacağım şimdi. Art arda seri okumak hiç hoşuma gitmiyor, o yüzden araya bir kaç kitap alacağım artık. Şu an bu kitaptan sonra ikinci kitabımı okuyorum, bakalım ne zaman okurum. :)



Solaris İmparatorluğu, başkenti birleştirmeye bir zafer uzağındaydı ve nadir görülen büyüsel bir yakınlığın sahibi, on yedi yaşındaki kütüphaneci çırağı Vhalla Yarl savaşın seyrini değiştirebilirdi.
Vhalla, Büyücüler Kulesi'ndeki gizemli büyü topluluğundan uzak durması gerektiğini bilerek büyümüştü ve kitapların sessiz dünyasında oldukça mutluydu. Ancak farkına varmadan, gelmiş geçmiş en büyük büyücülerden biri olan Prens Aldrik'in hayatını kurtardıktan sonra, yavaş yavaş onun dünyasına doğru çekildiğini hissediyordu. Şimdi önünde vermesi gereken zor bir karar vardı: Ya büyüsünü kabul edip bildiği hayatı terk edecek ya da büyücülükten defedilip eski haline dönecekti. Gölgelerde dolanan kudretli güçlerle birlikte, Vhalla'nın kararsızlığı ona sandığından çok daha fazlasına mal olacaktı.

İlk olarak diyeceğim şu ki kitabımız ergen fantastik kitaplar gibi değil, niye bunu özellikle yazdım diye sorarsanız artık ergen tarzı fantastik okumak istemeyen çok okur var.
Karakterlere bakacak olursam, Vhalla kendi halinde, sarayda kütüphane çırağı olarak çalışıp, yaşamaktadır. Savaşın devam ettiğini ve çok yoğun şekilde yağan yağmurlu bir gece de prensin yaralandığını duymuştur. Bütün kütüphane çırakları iş başına düşüp prens için şifalar bulmaya başlarlar.
Vhalla kendini o kadar kaptırır ki etrafta herkesin işinin bittiğini anlayamaz, ama o sıra başında birinin durduğunu görür. Büyü cübbesi giyen adamdan korkan Vhalla daha ne olduğunu anlamadan adamın dedikleriyle şok olur.
O dakikadan sonra büyücü olduğunu bilen ama buna inanmayan Vhalla ile karşılaşıyoruz. Vhalla'yı bu kısımda anladım, büyücülük için çok olumlu konuşulmadığı bir yerde büyücü olduğunu öğrenmesi onu şaşırttı ama kendiside acayip zeki biri, ne yaptı etti izni kopardı çünkü Vhalla'ın gücü yıllardır gözükmeyen ve var olan kişileri de öldürülmesi gereken büyülerden.