Elif Yıkılmaz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Elif Yıkılmaz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Nisan 2020 Çarşamba

Yaklaşma//Elif Yıkılmaz Kitap Yorumu^^

Selam^^
Nasılsınız?
Virüs hala devam etmekte, umarım sağlıcakla evinizde kalıyorsunuzdur, işe gitmek zorunda olanlara kolay gelsin, dikkatli olun...
Kitabım bundan haftalar önce başladığım, okumam gereken kitaplar olduğu için yarım bırakıp, ikiz okuyup bitirdikten sonra okuduğum kitap oldu. Baya olaylı okuma oldu anlayacağınız. :D
Insta'da sürekli önüme çıkınca ve konusunu beğenince neden olmasın dedim. O zaman aldığım bütün kitaplardan memnun kaldım. :D Bu kitabı da sevdim, konusu, karakterleri ve yazarın kalemi. Hepsi birbirinden güzeldi.


Bir gün uyandığınızda erkeklere karşı fobiniz olduğunu fark etseniz ne hissederdiniz?
Tuba bu sorunun cevabını çok iyi biliyor çünkü tam olarak bunu yaşıyor.Başına gelen korkunç olaylardan sonra erkeklerden korkmaya başladı, artık evinden dışarı bile çıkamıyor. Yine de her şeye rağmen kendini toparlayıp fobisini yenmek zorunda. Bunu yapabilmek için ona bir erkeğin yardım etmesi gerek. Önünde tek bir şansı var: Hiç tanımadığı, hayatını bildiği gibi şekillendirmek için uğraşmış, başına buyruk bir adam; Ege Tekin.  Peki işler Tuba'nın düşündüğü gibi yolunda gidecek mi? Yoksa geçmişte kalan sırlar bir bir açığa çıkarken korkularına yenileri mi eklenecek? Başlarına gelen bütün, kötülüklere rağmen birbirlerinden güç alarak beraber yürüyen Tuba'yla Ege'nin heyecanlı ve sürükleyici hikâyesi... 

Tuba ve Ege, birbirine zıt iki karakteri bir eve koyduğunuz zaman oturup neler olacağını izleyin, ya da okuyun. İlk olarak Tuba'nın neden böyle yaptığını merak ediyorsunuz. Öğrendiğim zaman hak verdim kendisine ve üzüldüm. Ayrıca yazar oraları aşırı gerçekçi yazmış, normalde az biraz daha yumuşak yazılır ama buradaki kötü karakterler aşırı kötüydü. Onun dışından Tuba'nın hal ve tavırlarını sevdim, tabii klasik trip atmalar, nazlar falan oldu ama onları da görmeyi vereceğiz artık. :D
Ege, belki de kitaptaki en sevdiğim karakterdi. Aşırı çatlak ama bir o kadar tatlı biriydi. Bir de Tuba'nın gözüyle okuyun, sevmemek elde değil. :D
Okurken kesin geçmişte yaşananlardan dolayı çiftimize bir şeyler olacak, gerçekler ortaya çıkıp ayrılacaklar dedim ama olmadı. Bu, sevdiğim bir diğer yöndü.
İlk karşılaşma, Tuba'nın hakkıyla verdiği tepkiler, Ege'nin yine de geri gelmesi sevilesi kısımlardı. Sonra Murat, Naz, Ege'nin ablası ve diğerleri. Onları da çok sevdim ve Murat&Naz ikilisinin kitabını bekliyorum. Biterken muamma kaldı, tabii Ege'nin ablası içinde, onun olayı da değişikti. Altından bir şeyler çıkacak ama bakalım, yazar devam ederse anlarız. Şu sıralar devam ediyor mu, bu karakterlerinde kitapları çıkacak mı hiç bilinmiyor.(Yorumu düzenliyorum, yıl 2022 tekrardan okudum ve hala bir tane kitap dahi gelmedi :'( )


Tuba'nın yaşadığı paniği gerçek hayatta yaşayan çok kişi vardır, okurken ne kadar zor olduğunu hissediyor insan. Cidden zor, yazar bu konuda da alkışımı aldı. Mesela anından iyileştirip kızı normal hayatına döndürebilirdi ama son sayfaya kadar sıkıntılarını okuyoruz. Bir anda kızın düzelmesi kitaptan soğumama neden olabilirdi, panik atak olmasa bile aksiyetesi olan çok insan var, hatta bilmeden panik atak bile geçiriyordur insanlar, bir de şu zamanda daha kötü. Kim bilir kaç kişi aslında aksiyete ya da panik atak hastasıdır da bu zamanda farkına varacaklar. Umarım aklıselim atlatırız bu zamanları. Yazar başta bu kitapta olanların kurgudan ibaret olduğunu, gerçekle alakası olmadığı, doktor kontrolünde tedavi olunmasını söylemiş, bunu sevdim. En azından insanlar inanıp bak böyle iyi olabilirim deyip bu yöntemi kullanmayacak. Ama böylesi de olsa hoş olurdu hani. :P


Yazarın kalemini sevdim, takip ediyorum ve çıkacak kitaplarını okurum gibi. Son zamanlarda yeni tanıştığım Türk yazarların -istisnalar hariç- beğenmediğim olmadı, bu sevindirici haber bence. Güzel kitaplar okuyoruz ohh mis. :D Bu arada yorumuma devam ediyorum ama şu yorumda içime sinmeyen bir şeyler var, tekrardan silip yazmam ama eklemeler yaparım gibi. Sanki bir şeyleri eksik yazıyorum, bilemiyorum. :D 
Eğer bu cümleden sonra yorumu ciddiye almazsanız eğer sadece şunu söylüyorum, bu tarz okumaları seviyorsanız tavsiye ederim. Güzel, kafa dağıtmalık, kolay okunan kitaplardan. ;)



Kitaba Puanım 5/4^^




Alıntılar^^


Başkalarının içinde olduğu durumlar hakkında ne de kolay yargıya varılıyor, tahminlerde bulunuluyordu. Bahsettikleri küçük şeylermişçesine nasıl da önemsemiyorlardı.


*****


Kelimerin kadim sırrı buydu işte; söyleyenin elinde bir ilaç da oluyordu, bir silah da...


*****


"Baharat kattım. Baharat yemeğin süsüdür."
"O zaman düğünde gelinin kardeşi gibi olmuş bu. Fazla süsten aslını göremiyoruz."
 :D





Böylece bir yorum daha biter, başka yorumlarda görüşmek dileğiyle^^
Aşkla kalın^^



Buralarda da varım^^