11 Eylül 2019 Çarşamba

Yolcu//Alexandra Bracken Kitap Yorumu^^

Selam^^
Elimde uzun süre kalan kitapların hemen yorumunu yapayım da sonra sorun olmasın. :D Evet kitabı tamı tamına 20 günde okumuşum. Bir alkışınızı alırız artık. :P Kitabı alalı yıllar oldu, ilk çıktığı senesi aldık diye hatırlıyorum ya da hediye de gelmiş olabilir. :D Unuttum, neyse. :D Şimdi okumam bir yerden iyi oldu, ikinci kitap elimize yeni geçti ki bu kısa zamanda ikinci kitabı okumam için büyük bir etken. Tamam hemen okuyamıyorum ama biliyorum ki serinin devam kitabı kitaplığımda var, unutmadan okuyabilirim rahatlığı oluyor insanda. Bir takıntı oldu bu, eskiden yoktu. :/ 


Etta, bir sabah kendini 1776 yılında, Atlantik'in ortasında buluverir. 
Neler olduğunu anlamaya çalışırken o güne dek bildiği ve yaşadığı hayatın 
bir yalandan ibaret olduğunu öğrenir. 
Annesi ondan çok önemli bir şeyi gizlemiştir: 
Zamanda yolculuk edebildiğini… İkinci Dünya Savaşı Londra'sından 1599 yılına, Şam'a dek uzanan
bu zaman yolculuğunda Etta, tüm insanlığın geleceğiyle 
annesinin hayatı arasında bir seçim yapmak zorunda kalacaktır.
Ve kesin olan tek bir şey vardır: 
Yüzyıllar ve kıtalar arasında yaptığı bu yolculuk 
sandığından çok daha tehlikelidir!


Kitabımız zaman yolculuğunu konu alıyor. En son Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer'de okumuştum sonra kaldı. Aslında zaman yolculuğunu konu alan kitapları seviyorum, önerisi olan varsa yazabilir. :)
Yine hiçbir şeyden haberi olmayan bir karakterimiz var, annesi bazı sebepler neticesinden kaçıyor ve izini kaybettiriyor. Etta annesiyle çok içli dışlı değil, daha çok onu büyüten, keman hocası olan Alice'i daha çok seviyor. Bir gün çok önemli bir gösteri öncesi başına gelenlerden sonra hem çok sevdiği kişiye kaybetme açısı yaşar hem de birden bilmediği bir yüzyılda, bilmediği bir gemide kendini bulur. Olayları öğrendikçe annesinin neleri gizlediğini öğrenir ve dayatmalar sonucundan annesinin hayatı için zaman yolculuğuna çıkar.
Bu zaman zarfından korsan olan Nick ile tanışır. O da Etta gibi Zamanda yolculuk yapar ama onun durumu çok farklıdır ve kendini bazı sebepler yüzünden denizlere vurur ama Etta'dan sonra her şey değişir.

Konu ve karakterler böyle. Diğer karakterlerden sevdiklerim var ama isim vermeyi düşünmüyorum, siz okuyup öğrenin derim.
Etta ve Nick karakterlerini sevdim, açık sözlü oluşları, birbirlerini kollamaları güzeldi ki olması gerekende bu değil mi zaten? :D Yazar güzel karakterler yazmış ama konuyu için öyle diyemeyeceğim.



İlk olarak yazarın ilk okuduğum kitabıydı. My Twin diğer serisini çok seviyor, daha yeni kitabını aldık ve seri bitiyor gibime geliyor. :D İlk okumama rağmen yazarın araştırma ruhuna bayıldımbaşta onu söylemek istiyorum. Tek kelime yazıp google da bulacağınız bilgilerde olsa yazarın araştırıp kitaba yazması güzeldi. Akıcı olması ayrı bir güzel özelliği ama anlamada zorluk çektiğim çok yerler oldu. Bir kaç kere okudum aynı yeri ve anladıysam eğer ne mutlu bana. Mesela bu zaman yolculuğu olaylarını yaşadıkça anladım, diğerlerinde anlatıldığı zaman hemen anlaşılıyor ama burada yaşadıkça oldu. Hatta bazı yerleri halen daha kafam basmıyor. :D Bu konu dışından sevdim, yakın zamanda seriye devam ederim ama, umuyorum ki seri bu kadardır. Çünkü daha ortada üçüncü kitap yok. Yıllarca beklemek istemem. :/

Aşırı derecede övülen bir kitaptı ama öyle çok ahım şahım bir taraf göremedim, yani aldığı övgüleri hak edecek kadar ilginç bir olay yoktu ortada yine de bunlara rağmen sevdim. Zaten çok heyecanlı bir yerde bitti, bakalım neler olacak. :) Zaman yolculuğu konularını seviyorsanız tavsiye ederim ama ben olayları hemen anlamak istiyorum diyorsanız biraz uzak durun kitaptan. Belki bende sıkıntı vardır bilemiyorum ama hissettiğim bu. ;)



Kitaba Puanım 5/4^^



Alıntılar^^

Seslendiği kişi dönüp kendisine bakmayınca insanın kendini böylesine zavallı gibi hissetmesi ne tuhaftı.


*****


Tarih boyunca savaşın yükü her zaman gençlerin üzerine yıkılmıştı.



*****


"Bir dağla nasıl savaşırsın? Bir Küreğin bile yokken onu yerinden nasıl oynatırsın ki?"
"Belki de yerinden oynatman gerekmiyordur,"
"Belki de ona tırmanman gerekiyordur."



******


"Açgözlülük insanı yiyip bitirirken onur ne işe yarar ki?"




Bir yorum daha böylece biter, başka yorumlarda görüşmek dileğiyle.:)




Buralarda da varım^^





3 yorum:

  1. Eveeet. Uzun süredir kitaplığımda bekleyen bir kitap daha ve ben onu tek kitap sanıyordum. :(

    YanıtlaSil
  2. İlk defa sizden duydum bu kitabı ama nedense konusu çekmedi beni. Şu alıntı üzdü beni:

    "Tarih boyunca savaşın yükü her zaman gençlerin üzerine yıkılmıştı."

    Gençlerin ve çocukların üzerine...

    YanıtlaSil
  3. En son okudğum Sihirci Çırağı'nda da zaman yolculuğu konusu işleniyordu, tüm o sihirli şeylerin yanında çok güzel gelmişti bana. Tavsiye ederim :))

    YanıtlaSil

Elinizi korkak alıştırmayın.^^ :D