31 Temmuz 2019 Çarşamba

Kendi Düşen Ağlamaz//Ayşegül Çiçekoğlu Kitap Yorumu^^

Selamm^^
Neredeyse 3 hafta (4 hafta oldu) önce okuduğum kitabın yorumunu şimdi yapıyorum. Artık bahanem yok, önce ki yazılarımda neden böyle olduğunu yazmıştım. Neyse, kitabıma dönecek olursam, N. Ablamın tavsiyesi ile başladığım, yazım şeklini sevdiğim, konusunu klişe bulduğum ama buna rağmen yazara yine şans vereceğim bir kitap oldu.


Şımarık ve güzel prenses Alize ile görgü kurallarından habersiz, kaba saba ama bir o kadar yakışıklı tamirci Serkan’ın aşkına şahit olmaya hazır mısınız?
Alize’nin boğaz kıyısındaki yalısından İstanbul’un arka sokaklarında yer alan döküntü bir gecekonduya taşınmasının nedeni aşk mı yoksa intikam mı? Ünlü iş adamı Nurettin Hıfzızade kızının şirket arabalarını tamir eden adamla evlendiğini öğrenince delirecek mi yoksa görmezden mi gelecek? Mahallenin dilberi Asuman bir zamanlar yüz vermediği Serkan’ın peşine tekrar düşecek mi yoksa uzaktan izlemekle mi yetinecek? Susmayı bilmeyen kaynana Şaziye yalıdan gelen gelinini kabullenecek mi yoksa canından mı bezdirecek?



Konu çok çok tanıdık geliyor değil mi? Resmen Türk dizi sektöründen yürütülmüş bir konu. Sonuna kadar hep öyle devam edeceğiz zannediyoruz ama tam tersi oluyor. Sonunda bazı şeyler değişik. Kızın yani Alize'nin(İsim çok komik yaaa, benim örgü ördüğüm ipin markası. :P) şımarık halleri babasını bezdirmiştir ve ona ders verme niyetindedir. Plan kısaca şöyle, Alize babasından intikam almak için hiç tanımadığı, gördüğü ilk saatlerde arabasını tamir eden adama anlaşmalı evlilik teklifi sunar. Karşı taraf çok istediği bir şeyi isteyince Alize işin sonunu düşünür ve kabul eder. Plan böylece başlar ama işler istediği gibi gitmez. İlk olarak babası onu reddeder ve anlaşmalı evlendiği adamın gecekondu evine gider. Bazı şeylere katlanmaya çalışan ve aslında  hayatın ne kadar zor olduğunu öğrenen Alize tam her şeyi anlamışken kendisini derinden etkileyen gerçekleri öğrendikten sonra bu sefer düşünceleri çok farklı olacaktır.
Alize'yi sevdim, şımarık ama dediğim dedik bir karakter değildi. Sadece sonunda yaptıklarını saçma buldum, daha mantıklı şeyler olabilirdi. :/ Sadece burada anladığım şey bu kızın hiç mi arkadaşı yok, ya da o gecekonduda kalacağına arkadaşlarından borç alıp otelde kalabilirdi. İşte okuyunca eğer böyle mantıksız şeyler varsa kafama takarım. Bu kısımda mantığım hep ön planda. :P
Serkan hakkında bilgi pek bir şey yazmayacağım, işin esprisi kaçar çünkü. Sadece iyiydi, hoştu ama verdiği sözü tutsaydı keşke diyorum. Ne demek istediğimi okuyanlar anladı bence. Başta ben yapmam, yapamam dedi sonra hiç aklına gelmeden...neyse :D 
Diğer, üstünde duracağım karakterler yok. Okudukça nasıl karakterler olduğunu siz öğrenin bence.


Kitaptan önce yazardan bahsetmek istiyorum. Doğrusu yazarına kalemi bu kadar güzel ve akıcı olmasaydı bırakabilirdim. Nedeni ise konunun aşırı klişe olmasıydı ve o son! Tamam en son satırlar yine iyiydi ama Alize'nin yaptığı şeyler gerçekten saçmaydı, yazarın hemen yazıp bitirmek istediği ortada, başka açıklaması olamaz. Ya da daha farklı bir şey olsun diye böyle devam etti bilmiyorum ama o kısımlar haricinde yazar sayesinde okunulması güzeldi, başta da dediğim gibi yazarın diğer kitaplarını okumak isterim ve şans vermek için bir tane daha kitabı var. Hatta onun konusu biraz daha ilginç. :)

Kitabı tavsiye eder miyim bilemiyorum. Benim gibi bu tarz kitaplara merakınız var ise şans verebilirsiniz ama yoksa bence sizlik değil. O yüzden okuyup, okumamayı size bırakıyorum. :) 





Kitaba Puanım 5/3,5^^






Alıntı olmadığı için burada bitiriyorum. Başka yorumlarda görüşmek dileğiyle^^



Buralarda da varım^^



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Elinizi korkak alıştırmayın.^^ :D