9 Ekim 2019 Çarşamba

İzlediğim Filmler 22//50 İlk Öpücük, Kung Fu Yoga, Ayı Paddington 1-2^^

Selam^^
Uzun zamandır film yorumu girmiyordum. Genelde tek kalınca izliyordum ama yaz boyunca pek tek kalamadım. Son zamanlarda da My Twin ile hem el işi ördük hem de film izledik. Bu yazı bir kaç aydır taslakta duruyordu, yeni film izlemediğim için 2 tane filmle kaldı öyle. Şimdi bir kaç taslak daha olduğu için daha fazla birikmeden yorumları gireyim dedim.
Burada izlediğim bütün filmleri TV+'da izledim. Netflix'de artık güzel film bulamıyorum, dün gece araştırdım TV+'da harika filmler var, Netflix üyeliğini yine yenilemeye gerek yok yani. :D
Gelelim filmlere^^


50 İlk Öpücük eski filmlerden. Belki TV'de denk gelip izlemişimdir diye pek oralı olmadım ama merak kediyi öldürür dedim izledim. Hatırladığım kadarıyla böyle bir film izlediğimi  sanmıyorum. Güzel filmdi, sevdim. En çokta en son ki fedakarlığa bayıldım. Geçen akşamlarda Murat Yıldırım'ın filmini izleyelim dedik, İlk Öpücük filmin adı. Fragmandan bir şey anlaşılmıyor ama izlediğimiz zaman bu filmin yerli versiyon olduğunu anladım. My Twin henüz izlemedim bunu, belki bugün belki yakın zamanda izleme niyetindeyiz, velhasıl kelam ben bu filmi daha çok sevdim, yerli versiyonumuz resmen ben uyarlamayım diye bağırıyordu. Daha fazla yazmayayım, yakında onundan yorumu gelir. :)
İzlemediyseniz hala öneririm. ;)





 hHer iki filmde de olaydı bu karakterler. :P




En çok güldüğüm sahne. :D







Kung Fu Yoga filmini Jackie Chan oynadı diye izlemedim, EXO'dan Lay oynadı diye izledim. :D Lay'i severim, ne kadar hakkını yemiş olsalar da çok başarılı bir sanatçı ki artık başarılı bir oyuncu olduğunuda kanıtladı.
Film güzeldi, klasik Jackie Chan filmleriydi, sadece Hint esintileri barındırıyordu. Komik çok yeri vardı, sıkmadan heyecanlı filmler istiyorsanız tavsiyemdir.







Baby Face(Bebek yüzlü) yaaa <3




LAY VE DANSI <3







 Ayı Paddington filmlerine denk geliyordum ama izlemek içimden gelmedi bir türlü, ama My Twin ile ne izlesek sorunsalı yaşarken buna karar verdik. Tek kelimeyle BA YIL DIMM.
Çok minnoş bir filmdi, çocuklarınızla tavsiye ederim ama önce ki yorumlarımı okuyorsanız aşinasınızdır. Animasyonlar vb. yapımları ilk ebeveynler siz izleyin sonra çocuklarınız izlesin diyorum, uygunsuz çok fazla sahne oluyor. :) Gerisini size bırakıyorum zaten. ;)
Bu arada yukarıda da gördüğünüz üzere iki filmini de izledik, ikisi de çok güzeldi. ;)











Buradan sonra ikinci filmden^^














Böylece yorumum daha biter, başka yazılarda görüşmek dileğiyle^^
Not: Sevdiğiniz, kesinlikle izle dediğiniz filmler varsa yorumda yazınız listeye alayım. ;)



Diğer film yorumları için TIK TIK!!




Buralarda da varım^^





6 Ekim 2019 Pazar

Tarot Falım//Büşra Köprü Kitap Yorumu^^

Herkese merhaba^^
Kitap okumam yavaşladı, yorum yayınlarım ise iki kat yavaşladı. Hızlı olmam şart ama olmuyor. :/ Neyse, düzelir belki.
Kitabıma gelecek olursam yazarın Görücü Usulü kitabını okuyup, sevmiştim. Ne zamandır bu kitabı okumak istiyordum ve U Kitaptan buldum. Okumam da hemen oldu. Konusu güzel, karakterler ilginç, yazarın kalemi okunulası ama bitirmekte zorluk çektim. Nedeni birazdan sizlerle. ;)


İçinizde kaç farklı ses var?
Yalnızca bir? Belki iki?
Bu soruyu bir de Bukle Erbağ'a sorun.
Onun zihni âdeta bir bayram yeri!
Çikolatası elinden alınmış bir çocuk kadar huysuz Bukle,
Marmara'nın sularıyla tartışacak kadar öfkeli Bukle,
Bir papatyanın varlığıyla kendinden geçebilecek kadar mutlu Bukle...
Hepsinin yeri ayrı ama hepsi bir arada.



Bukle kendi başına yaşayan, işinden yeni ayrılmış bir genç kızdır. Arkadaş çevresini, yani kankalarını çok sever ama onlara gösterdiği toleransın yarısını kendine göstermedikleri için çok bozulur. Bir gün kendi başına gezip, restoranda yemek yedikten sonra dertlerini Marmara denizine anlatırken tanımadığı bir adam tarafından rahatsız edilir, işte o dakikadan sonra her şey değişir. Tanışmaları çok komikti,  işte kitabın ana karakteri dedim ama öyle değilmiş. Bu kısımları okurken Bukle'nin anında tanımadığı insanlara olan güveni beni şaşırttı. Okuyanlar ne demek istediğimi anlamıştır. Burada ki mantık hatası ne yazık ki göze batıyor. Bunun yanı sıra mantık hatası olsa bile yeni arkadaşları çok tatlıydı ama eskileri için bu kadar gaddar olması dikkatimi çekti. Tamam hata onlarda ama oturup konuşmadan hadi güle güle demesi değişik, bir an acaba bu kitap seri de bu da ikinci kitap da ben mi olayları kaçırıyorum dedim. Ama yazarın şu an çıkmış iki kitabı var şimdilik. Neyse. Buralar ciddi mantık hatalarıydı, bunlara fazla takılmayacağım çünkü kitap daha doğrusu yazarın kalemi güzeldi.
Bu arada demeden geçemeyeceğim Bukle ünlü bir yayınevinde editörlük yapıyor.
İşte asıl karakterimiz ile burada karşılaşıyoruz. Kim olduğu sır olsun. Diğer karakterlerden ise Devrim en iyisiydi, Gözde biraz soğuk olsa da çok sevdim ama favori çiftim Okan ve Öykü oldu^^




Kitaba başladığım zaman direk tarot falları hakkına olacak, kız falına göre hareket edecek dedim ama öyle bir olayla karşılaşmadım. Kız daha çok o gün ki falını okudu bitirdi, farklı bir şey olmadı esasen. Peki bu kitabın adı neden Tarot Falım? Merak ettiğim bir diğer soru daha. :D
Gelelim diğer mevzuya, yazarın kalemi gerçekten güzeldi, sevdim ben ama karakterin, yani Bukle'nin sürekli ağlaması, sulu göz olması beni çileden çıkardı. Erkek karakterimiz de illallah etti ama yok arkadaş bir sayfada normalde diğer sayfada ağlıyor diye okuyorsunuz. Gına geldi yani. Kitap bu, hayal gücüyle oluşturulmuş ama ne kadar severse sevsin ota, b.. her şeye ağlayan sevgiliyi kimse yanında fazla tutmaz tabi. Yengeç burcudur kesin - ki kesin geçmiştir kitapta ben unuttum- ama ben burcuma laf söyletmem tamam duygusal insanlarız ama böyle sürekli de ağlamıyoruz kimse kusura bakmasın yani.


Bir konuşmaya daha değinmek istiyorum ama erkek karakterimizi açığa çıkarır diye susuyorum. Son olaylar diyeyim okuyanlar anlasın. Normalde böyle şeyleri sevmem ama yazar bir şekil bağlamış. Başka türlü olsaydı kızardım lakin bunda güzel oldu bence. Sadece ana karakterimizin erkeklere olan düşkünlüğü biraz fazlaydı, yazar ne zaman yazdı bilmiyorum ama şu an okusa belki o da öyle düşünür.
Kitap için fazla olumsuz şey söylemiş olabilirim ama gerçekten çok sevdim, okunması kolay, eğlenceli ve kalemi güçlü yazarlardan. Yazmaya devam etmesini isterim, böylesi kalemi okumak güzel olur. Yorumumdan sonra okumak size kalmış ama okumak isterseniz yazarın ilk Görücü Usulü'nü okuyun derim. ;)



Kitaba Puanım 5/4^^




Alıntılar^^


Her acı geçer, her acıyı hafifletecek bir şey muhakkak vardır, bunu biliyorum. Sadecebazı acıları atlatması daha uzun sürer. Bazı kararları uygulaması daha zordur. Bazı insanları aklınızdan çıkarmak daha isteksizce gerçekleşir.



*****


İnsanların neden işkolik olduğunu da böylece anlamaya başlıyorum. Elindeki kağıt yığınlarına gömüldüğünde, acılarını düşünemeyecek kadar sorumluluk duygusuyla doluyorsundur. 



*****


Sana seni anlatmak, beni asla yormaz.



*****



Bukle Erbağ, benim için feda ettiğin şeylere bir yenisini daha ekleyip soyadından vazgeçebilir misin?







Bir yorumda böylece biter.
Diğer yorumlarda görüşmek dileğiyle^^


Buralarda da varım^^


30 Eylül 2019 Pazartesi

Kitap Alışverişi//Okuoku^^

Herkese merhaba^^
Uzun zamandır alışverişi yazısı yazmıyordum. Kitap almadığım anlamına gelmesin bu, yığınla kitap alındı ama çoklu kitaplar olmadığı için sadece Instagram hesabımda yayınladım. Bu sefer ki alışverişimden sonra iki tane daha alışveriş yaptık. :D Yakında o da gelecek, umarık kısa zamanda olur.
Taaa bayramda aldığımız kitaplar oluyor kendileri, çok merak ettiğim yazarlar olduğu için bu siparişi vermek istedim. My Twin biraz gönülsüz oldu ama kitaplardan birini ilk o okudu. :D
Alışverişi başlıkta da gördüğünüz üzere Okuoku'dan verdik, biz memnunuz, tavsiye de edebiliriz. ;)
Gelelim kitaplara^^





İlk olarak klasikler^^
Türk Klasikleri İş Bankası yayınlarından çıkmaya başladı, Dünya değil ama Türk klasiklerini toplamaya çalışacağız, bakalım ne zamana toplanır. :D



Hüseyin Rahmi Gürpınar sevdiğimiz yazarlardan oldu, komik ve sıra dışı dili okunmaya değer. Eğer okumadıysanız tüylerinizi diken diken edecek Gulyabaniyi okuyun derim. :) Bunu da merak ediyorum, kapak çok müstehcen ama ne yapalım. :/



Deniz Erbulak çok sevdiğimiz yazarlardan, çıkardığı serileri takip ediyoruz. My Twin Yansıma serisini, ben ise Derindekiler serisine devam ediyorum. Şimdilik 3 kitaptan oluşan seriyi tamamladık gibi. Halen daha yazar ile tanışmadıysanız çok şey kaybediyorsunuz derim. ;)



Instagram'da takip ettiğim bir sayfa kitabı çok övünce merak ettim, U Kitap'da biraz gezindim olmadı orada, bizde satın alalım dedik. Ucuz olduğu için sepete ekledik, umarım hayal kırıklığı olmaz yoksa My Twin beni nerelere kovalar. :D
Not: Kapak çok tatlı ama. <3



İşte My Twin'in benden önce okuduğu kitap.
Merak ettiklerim arasından bu da vardı, fiyatı düşünce hemen sepete ekledik. :) My Twin sevdi, ben de severim diye düşünüyorum ama bakalım. :D



Bir diğer merak edip, fiyatı düşütüğü an aldığımız kitap.
Bir önceki kitap gibi çok övüldü, konusu da çok değişikti. Bu da diğerleri gibi hayal kırıklığı olmaz umarım. Hepsinde aynı dilekde bulundum ama olursa çok üzülürüm. :/




Bu iki kitap My Twin'in isteği ile alındı. Seriyi çok seviyor, ısrarla oku diyor ama nedense bir çekingenliğim var, belki yakın zamanda ikisine de başlarım. Karanlığın içinden son kitap mı bilemiyorum, umarım son kitaptır. Saray Yıldızı ise 3. ve son kitap değil. Bu beni üzüyor çünkü Pegasus zamlardan sonra daha da coştu. -_-




Son olarak U kitap ganimetleri^^
Bakınız yine Sophie Kinsella var. Normalde takip ederim ama bu kitabının çıktığını U kitapta gördüm. :O Konusu biraz orta taşlı insanları ilgilendiriyor ama merakta ediyorum, sonuçta komedi türünden yazıyor kadın. :D





İşte kitaplarımız böyle, okunacak çok kitap var ama okuyan yok. 2 haftadır Mai ve Siyah'ı okuyorum(Bitti). Birazcık ilerleyip sonuna gelebilsem keşke. :/
Başka yazılarda görüşmek dileğiyle, sevgiyle ve bolca kitaplarla kalın^^




Buralarda da varım^^








27 Eylül 2019 Cuma

Mükemmel Olmayan Hayatım//Sophie Kinsella Kitap Yorumu^^

Merhabalar^^
Yeni kitap yorumu ile karşınızdayım. Sophie Kinsella okumayalı baya olmuştu. Kalemini sevdiğim yazarlardan biri, komedi türünde, hayattan dersler çıkarmamızı sağlayan kalemine bayılıyorum. Ha her kitabı mükemmel değil ama çok sivri zekaya sahip kendisi. :)


Milyonların kalbini Alışverikolik serisi ile kazanan New York Times Çoksatan yazarı Sophie Kinsella’dan yepyeni bir aşk hikâyesi Katie Brenner’ın mükemmel bir hayatı vardı; rüya gibi bir işi, Londra’nın merkezinde muhteşem bir dairesi ve çok havalı Instagram fotoğrafları. Oysa gerçekler bambaşkaydı... 
Gardırobunun bile sığmadığı minicik bir dairede kalıyordu, ofisin en alt kademesinde çalışıyordu ve koyduğu Instagram fotoğrafları ona ait değildi. Ama hayaller, eğer onlardan vazgeçmezsek, bir gün gerçek olurdu değil mi?.. Tabii, sizin de patronunuz Demeter gibi biri değilse. Katie bir gün işten çıkarılıp babasının çiftliğine geri döner ve Demeter’den intikam alma planları yapmaya başlar... A, tabii bir de Alex var ama o sürpriz!
Hey bu arada, mükemmel olmamanın nesi kötü ki?

Katie Londra'da kendi başına yaşayan ki ev arkadaşları var, işinden memnun ki eski moda anketleri halleden, her gün işe gittiği her andan nefret eden yine de hatasından memnun biridir. Küçüklüğünden beri Londra'da yaşamak, çalışmak hayalidir ve gerçekleşir. Küçük bir pozisyonda çalışsa da işinden memnundur ta ki bir gün hiç ummadığı anda sevmediği, uyuz olduğu patronu tarafından kovulana kadar. Bu sırada şirkete gelen, kendi halinde biriyle tanışır ve aralarında bir şeyler olacağına inansa da öğrendiği dedikodulardan sonra bütün dünyası başına yıkılarak kasabasına, babasının yanına geri döner. Bu dönüş kısa süreli olacağına inanır ve yıllarca doğru düzgün bir işte başarı sağlayamayan babasına yardımcı olur. Yeni fikirleri sayesinde işlerinde iyiye giden Katie'nin ayağına öyle bir fırsat gelir ki intikamını almak için her şeyi yapar. Ama yaptıklarından sonra aslında her şeyin farklı olduğunu anlayacaktır.

Katie karakterlerini sevdim, Londra sevdasını pek sevemedim, pislikte kalacak neredeyse ama hayalinden vazgeçemiyor. Ne olursa olsun hayalinden vazgeçme diyorlar ama pislikte yaşanmaz ki. Biraz dinlen, kendine çeki düzen ver sonra hayalini gerçekleştirmek için atağa geç. Neyse bu kısmı okuyanlar değerlendirsin, onun dışından gerçekten çok sevdim. Diğer karakterlerden de sevdiklerim oldu ama söylersem spoiler olur o yüzden susuyorum. :D


Kitabı gerçekten çok beğendim, günümüz sıkıntılarını birebir kağıda dökmüş yazar. Son zamanlarda sosyal medyada olan gerçek hayatı yansıtmayan çok fotoğraflar dönüyor. Herkes mutlu, huzurlu vs vs. Ama işin gerçeği o değil. Anladınız siz, işte kitabımız bunu konu alıyor. Şu zamana o kadar uygun ki anlatamam, işte böyle güzel bir kitaptı, bence herkes okumalı.

Sophie Kinsella en sevdiğim yazarlardan biri, çoğu kitabını okudum. Bu kitabı yeni çıktı ve Sır Tutabilir misin? kitabıyla kapışır bence ama ilk olduğu için Sır Tutabilir misin? hep birinci. Her neyse :D Daha fazla yazmama gerek yok, okuyup siz tanıyın Katie'yi.
Sonu tahmin edilebilir, güzel eğlenceli kitaplardan biri, Sophie Kinsella kitabı hiç okumamışlara kesinlikle tavsiye ediyorum. Katie'nin hayatını, hayallerini, başarma isteğini okurken hem kitabı hem Katie'yi çok seveceksiniz.

Not: Sophie Kinsella kitapları Artemis Yayınlarından çıkıyordu ama bundan sonra Dex Kitap'dan çıkacak. Çok kalbimi kırdı bu, ben Artemis Yayınlarını seviyorum. Dex'in kitabına yorum yaparken bunu yazmam çok komik ama bilin istedim. :D




Kitaba Puanım 5/5^^





Alıntılar^^


Neyse, babam böyleydi işte. Tam göründüğü gibi değildi. Sonra tam bunu kavradığınız sırada, bir bakardınız, aynı göründüğü gibiydi. :D



******



Güzel. Yine o kelime. Bu kelimeyi iki avucumun içine almak, bir kavanoza koyup sonsuza dek saklamak istiyordum.



******



Çünkü imkansız şeyleri umut etmek insan doğasında vardır.



******



Birisinin parlak ve pırıl pırıl bir yanını her gördüğünüzde şunu hatırlayın: Onların da sefil gerçekleri vardır. Tabii ki var. Sonra kendi sefil gerçeğinizi her gördüğünüzde ve kendinizi ümitsiz hissettiğinizde şöyle düşünün, Bu benim hayatım mı ve hatırlayın: Değil. Bazen bulması zor olsa da, herkesin bir parlak ve pırıl pırıl yanı vardır.



Bir yorum daha biter, başka yorumlarda görüşmek dileğiyle^^


Buralarda da varım^^