1 Şubat 2019 Cuma

Beni Hatırladın mı?//Sophie Kinsella Kitap Yorumu^^

Herkese merhaba^^
Yeni kitap yorumum sizlerle^^ Instagram'da beni takip edenler uzun zaman önce Sophie Kinsella kitabı okuduğumu bilir. Ne zamandır okumuyordum, özlemişim. Biraz kafa dağıtmalık, hoş bir kitaptı ama sinir etmeden de bırakmadı! Yorumda bahsedeceğim neden sinir olduğumu, hatta hak vermeyebilirsiniz de ama o sırada beni çileden çıkardı. Bu tarz şeylere gelemiyorum arkadaşlar! Bunu es geçersek sevdiğim bir kitap oldu, yine akıcı, anlaşılır ve komik. Gerçi bu sefer fazla çik-lik tarzı değildi sanki, duygusallık biraz daha ağır basıyordu.


Bir sabah uyansanız ve hayatınız kusursuz olsa…?
Lexi, berbat bir trafik kazasının ardından hastanede gözlerini açıyor. Ona göre sene 2004. Kendisi yirmi beş yaşında ve çarpık dişli biri. Felaket bir aşk hayatına sahip. Ancak, her ne kadar inanamasa da, öğreniyor ki, sene aslında 2007 Lexi artık yirmi sekiz yaşında, dişleri inci gibi ve çalıştığı departmanın da patronu olmuş; üstelik de evli! Hem de yakışıklı mı yakışıklı bir milyonerle! Rüyalarındaki hayata aniden nasıl iniş yapıverdi böyle acaba?
Lexi şansına inanamıyor özellikle de nefes kesen yeni evini gördüğü zaman! Kocasını yeniden tanımaya başlayınca muhteşem bir evlilik hayatı olduğunu da öğrenecek, çok iyi biliyor. Üstelik sevgili kocası bir de 'Evlilik Kitapçığı' hazırlamış onun için.
Fakat Lexi yeni kimliği hakkında daha çok bilgi edindikçe, kusursuz hayatının yüzeyinde çatlaklar oluşmaya başlıyor. Eski dostlarının hepsi ondan nefret ediyor. İşine göz dikmiş, dişli bir rakibi var.
Bir de üstüne üstlük dağınık saçlı, seksi bir erkek çıkıp…
yeni bir bomba patlatıyor!
Yani, ne olmuş olabilir ki?
Lexi bir gün her şeyi hatırlayacak mı?
Ve hatırlarsa ne olacak?

Konusunda da okuduğunuz üzere kitabımız büyük bir kazadan sonra hafızasını kaybeden Lexi'yi konu alıyor. Hafıza kaybının ilginç bir tarafı yok ama ilginç olan bir şey var ki kazadan sonra yaşadığı hayat. Siz onun yerinde olsaydınız ne yapardınız? Sorusunu herkes kendine sormuştur diye düşünüyorum. Doğrusu ben Lexi'nin yerinde olsam şunları yapardım; ilk olarak karşımda kim varsa açık açık son 3 yıla dair zerre bir şey bilmiyorum, o yüzden beni rahat bırak der bir güzel herkesi paylar kendi işime bakar, öğrenmeye ve hafızamın gelmesi için elimden geleni yapardım. Lexi'de böyle yaptı demek isterdim ama tam tersini yaptı. Sanki suç bundaymış gibi hatırlamaması sürekli yüzüne vurulur gibi oldu, garibim ağrını açıp bir şey de demedi. Eski Lexi'yi bildiği ve olduğu için demedi, o 3 yılda değişen Lexi olsaydı kimse elinden kurtulmazdı.



Kızdığım kısımlar bunlar oldu ama geri kalanın sevdim, Lexi hayatını öğrenirken bizde onunla beraber öğrendik, ekstra sahneler veya karaktere söz hakkı verip Lexi'yi devre dışı bırakmamış. İşte bu çok güzeldi, her ne kadar merak etsek de böyle öğrenmek en iyisiydi.
Lexi'nin kocasını sevdim ama üzüldüm. Biraz daha esnek olup, kurallar koymasaydı belki arkasından işler çevrilmezdi. :D  Lexi'nin annesi ve kız kardeşi için diyeceğim bir şey yok ama ezeli rakibini bir kaşık suda boğmak istedim. -_- Ama o konuyu çok iyi bağlamış yazar, son bölümlerde adrenalin üstüne adrenalin yaşadık. ;) Sophie bu işi biliyor. :*
Ve gelelim gizemli aşka. Başta kocası arkasından işler çevirmediği halde aldatmasına çok kızdım ama karakteri ve evlilik hayatlarını anladıkça eh hadi bu sefer peki diyelim dedim.:P Ne demek istediğimi okuyunca anlayacaksınız bence.


Genel anlamda güzel, akıcı ve sizi yormayan bir kitap. Muhteşem bir kitap olarak beklemeyin, beklentiyle başlamayın yani ama çok kötü de demiyorum. Sophie'nin çok güzel kitaplarını okudum, bu onlardan biri değil. Benim için kötü olarak  halen daha zirvede Aundrey'i Bulmak var! Sophie gençlik yazmasın. :D Şimdi yeni çıkan kitabını merak ediyorum, seveni, beğeneni çok olmuş. Bir de konusu vs. ilgimi çekti ama Dex'den çıkmasına halen daha kılım. Bazı kitaplar, yazarlar bazı yayınevlerinde daha güzel duruyor.




Kitaba Puanım 5/4^^



Alıntılar^^


Uff ya. Zengin insanların niye zayıf olduklarını anlıyorum şimdi: Hayvan gibi evlerinde oradan oraya gezinmekten.



*****


Nasa'dan bile karmaşık bir evde nasıl yaşanır yahu? Hem bir evin niye akıllı olması lazım ki? Hoş ve salak olsa, olmaz mı?





Bir yorumda böylece biter. Başka yorumlarda görüşmek dileğiyle.^^







26 Ocak 2019 Cumartesi

Ruhunu Haramdan Sakın//Merve Özcan Kitap Yorumu^^

Selam^^
2018 yılında okuyup daha yeni yorumunu yayınlandığım bir kitapta Ruhunu Haramdan Sakın. Seriyi çok sevdiğimi takip edenler belki bilir. Gerçekten güzel ve herkesin okuyacağı bir seri. O yüzden seriyi herkese öneririm. Bu kitap ise seriyi okumaya başladıktan sonra çıktı. İlk başladığım zaman seri 2 kitaptan oluşuyor diye sevinmiştim ama bu kitabın duyurusu yapıldığı zaman ne oluyoruz dedim, hani 2 kitaptı. Doğrusu yazarın kalemini vs. sevsemde ne yazık ki bu kitabı sevemedim. Bazı kısımlar hariç boşuna yazılmış, yazılmak için yazılmış sanki dedim.

Aşk, polisiye, imkânsızlıklar…
İnandığı değerlere sadık kalmaya çalışan yakışıklı bir polis ve onun aksine rahat bir hayat tarzına sahip güzel bir kız; Ömer ve Betül…
Biri işine, ailesine ve değerlerine sadakatle bağlı, kendi küçük ve muhafazakâr dünyasında mutlu… Diğeri ailesi sürekli seyahatlerde olduğu için yalnız; bütün hayatı eğlenmek, gezmek, arkadaşlarıyla vakit geçirmek olan bir hayalperest…
İki farklı dünya, iki farklı insan; yolları pek de hoş olmayan bir şekilde kesişiyor. Betül hem Ömer'i ve sert mizacını anlamaya ve bir şekilde de onun farklı dünyasına girmeye çalışırken, hem de kendi hayat tarzını, aile ilişkilerini ve gerçek arkadaşlığı sorguluyor.
Ve Betül'ün tek taraflı ilerleyen bu ilgisi, Ömer'in "Benden uzak dur," ihtarlarına uymayıp bir çatışmanın ortasında hedef noktası olmasına zemin hazırladığındaysa artık her şey için çok geç oluyor.
Peki ailesine, farklı yaşam tarzlarına ve yaşadıkları tüm zorluklara rağmen Betül'ün aşkı mutlu sona erecek mi? Eğlenceli bir dil, heyecanlı bir bekleyiş ve tüm imkânsızlığına rağmen yoğun bir aşk hikâyesi…

Karakterler bildiğimiz gibi, Ömer, Betül, Ömer'in annesi, süt annesi, Betül'ün ailesi vs. Böyle devam ediyor Betül'ün hayatı ama yeni bir kişi de dahil oluyor. Bunların yanı sıra Kıvanç&Kübra ve Emre &Sinem İkililerinin de ilişkilerini okuyoruz. Biraz Ömer ve Betül hikayesi tadında ama çok daha farklılardı. Kitaba farklı bir tat katmıştı bunlar ama az yer vermiş yazar, biraz daha ekleseydi hoş olabilirdi. Doğrusu hep Betül Ömer sıkıldım. Bir de Betül'ün saçma kıskançlıkları. Gına geldi resmen! O kısımlara o kadar sinir oldum ki okumayı bırakmayı bile düşündüm. Neyse, yoruma devam edeyim.
Son bölümlerde başlarına gelen hazin olay ise çok kötüydü. O kısımlara çok üzüldüm, hatta kızdım da birkaç yerde, Betül'ün inadı yine abartmaydı, o kısımlarda sıktı biraz. Doğrusu başta da dediğim gibi kitap baştan aşağı sıkıcıydı. Sırf seri sonu diye okuyup bitirdim.



Kitap hakkında daha ne yazabilirim ki? Yazarın diğer çiftler için yazdıkları mantıklıydı. Bir çift için eğer tam tersi olsaydı asıl gerçekleri unuttup, her şey bu sonuca varabilir deyip, büyük umutlar besleyebilirdik. O yüzden bu yönünü sevdim kitabın. Yazılmamış olsaydı sıkıntı olmazdı diyorum ama, yine de içinden alacağımız mesajlar da vardı.
Tavsiye kısmına gelecek olursak, seriyi beğendim, bakalım devamında neler olacak diye merak ediyorsanız okuyabilirsiniz. Gerçi yorumda da yazdığım gibi pek fark yok diğer kitaplardan ama çıkmış bir kere okuyayım diyorsanız siz bilirsiniz. Benim yorumum böyle. :)




Kitaba Puanım 5/3^^




Alıntılar^^


O an utluluğun en az acı kadar yıkıcı bir duygu olduğunu gördüm. Fakat mutluluk, sonrasında yıkıntıların üzerine basıp geçmiyordu dağıttığı insandan. Yıkıntıları bir kenara itip yeniden inşa ediyordu her şeyi; daha taze, belki de daha sağlam.



*****


Ömer Günsur yakışıklıydı, yüzü güzeldi ama ruhu daha güzeldi...


*****


Çiçek su istemiyorsa toprak suyu kusar da çiçeği yine susuz bırakır. Çiçek güneşi sevmiyorsa, güneş çiçeği kurutup yakardı. Çiçek açmayı istemiyorsa, ona uzanan elde bırakırdı yapraklarını.




Serinin diğer kitaplarına yaptığım yorumlar;

Gözlerini Haramdan Sakın
Yüreğini Haramdan Sakın



Bir yorum daha biter, başka yazılarda görüşmek dileğiyle.^^



Buralarda da varım^^


18 Ocak 2019 Cuma

The Great Seducer//Kore Dizi Yorumu^^

Merhabalar^^
2018'yılının sondan ikinci dizisi buydu ama yorumu şimdi geliyor. Lütfen alkışlarınızı esirgemeyin. :D Neden böyle diye açıklama yapmayacağım, düzene girmiyor bir türlü, aksine üst üstte diziler, kitaplar geliyor. :O O yüzden ne kadar hızlı yayınlarsam o kadar taslak boşalır. ;)
Diziye gelecek olursak, intagramda dönen videolarda Woo Do Hwan'ın Seo Kang Joon'a benzerliği ilgimi çok çekti. O değildi ama onun kadar iyiydi. Sonra araya bir çok dizi girdi ve unuttum. İlerleyen zamanda dizi ararken aklıma geldi ve başladım. Dizi güzeldi, zengin insanların yaşadığı sıkıntılar ve gizli yaşamlarını konu alıyor ama en önemli kısım bir iddia yoluyla başlıyor.



Konu yukarıda yazdığım gibi, klişe klişe klişe. Diğer dizilerden bir farkı yok ama sevdim ben tabii son bir kaç bölümü saçmaydı, onu da söylemeden geçemeyeceğim. :P Neden olduğunu devamında söylerim. Şimdiden tavsiye edeyim, belki sonuna kadar okumayacaksınız. ;)
Klişe ama farklı bir karakterler istiyorsanız öneririm, bir kaç saçmalık dışında güzeldi. 
Not: Dizi Tehlikeli İlişki kitabından esinlenerek çekilmiş ama Kore yapımı olduğu için pekte ona benzediği söylenemez. :D Okumadım ya da filmini izlemdim ama fragman ve konudan anladım olayı. :D
Gelelim karakterlere^^



Woo Do Hwan//Kwon Shi Hyun^^
Arkadaşlarını canından çok seven Shi Hyun onlarla her şeyi yapmaya hazırdır. Bir gün karşısına çıkacak olan iddia nedeniyle tanımadığı bir kızı kendine aşık ettirmesi gerekmektedir. Başta oyun olduğu için zorlansada zamanla arkadaşlarından bile gizleyerek kıza yardıma gider. Ve böylece aşık olur. Ailesi nedeniyle zor zamanlar geçiren Shi Hyun'u geçmişi peşini bırakmayacaktır.
Karakter için diyeceğim ilk şey, çok güzel sevdi beee. Çocuk aşk adamıydı resmen. Her ne kadar konuda kötü gibi gözükse de, aslında bu planı yapanların hiçbiri kötü değildi sadece bencillerdi. Her ne kadar aşk adamı yapsalarda dizide en çok ağlayan da kendisi oldu. Bu kısma çok güldüm ya, kızdan daha çok ağladı resmen, sulu göz. :D Ama oyunculuk on numaraydı, diziyi konu bakımından sevmemiş olabilirim ama Shi Hyun'un aşkını izlemek için tekrar tekrar izlerim. ;)
Bu arada kendisiyle şöyle bir rastlantımız var, ben 11 temmuz 92 doğumluyum ve kendisi de 12 temmuz 92 doğumlu. Saat farkını göz önüne alacak olursak neredeyse aynı günde doğmuşuz. :D
Konfetileri patlatın lütfen!!! :D



Joy//Eun Tae Hee^^
Dizinin esas kızı olan Tae Hee her şeyden habersiz kendine yardım eden ve yakışıklılığına kapılarak Shi Hyun'a aşık olur. Dizinin esas kızından ziyade birde zeki kızı. Normalde süklüm püklüm olurlar ama bu kız yeri geldi öyle cevaplar verdi ki. Ayakta alkışladım ama saçma çıkışları da vardı. Neyse, yaşamadan anlamayacağız ama bunların ki resmen dallastı. Geçmişleri nedeniyle yaşadıkları sıkıntılar gerçekten baydı. Kendilerinden doğan bir sıkıntı olsa tamam ama sürekli geçmişten gelip ortaya konulan konulardan gına gelmişti. İzleyince ne demek istediğimi anlayacaksınız. ;)
Joy Red Velvet grubundan biri ve gruba pek ısınamadığımdan biraz çekimser kaldım ama oyunculuğu diğer idollere göre iyiydi, sevdim ben. Bazı kısımlar olmamıştı, onlardan tuzu biberi olsun değil mi? ;)


Kim Min Jae//Lee Se Joo^^
Shi Hyun'un en yakın arkadaşı olan Se Joo ailesi tarafından sürekli şiddete maruz kalan ama buna rağmen pozitif bir karakterdir.
Çok tatlı bir karakterdi ama son bir kaç bölüm beni sinir etti. Ne imkansız aşkmış dedim. Senaristler baya uçmuşlardı herhalde, çünkü oğlan kendini sevmeyen kız için daha ne yapacağını şaşırdı. Bu biraz aşktan çok saplantıya giriyor.
Oyunculuğunu çok sevdim, başka dizilerini kesinlikle izlemem lazım ki zaten komedi bir dizide oynuyor, en kısa zamanda izlemek dileğiyle.^^


Mun Ka Young//Choi Soo Ji^^
Dizinin kötü ya da iyi mi ya da en önemlisi saplantılı, kendini bilmez aşığı mı belli değildi. Seviyor ama yüz vermiyor, sonra başkalarına gittiği zaman ondan kötüsü yok. İşte bunu sevmiyorum, sevgili olamam ama yanımda tutarım temalı bir karakterdi. Komikti, eğer kaybetme korkun vardı neden başkalarını planına alet ediyorsun? Yaşadıklarına üzülmedim ne yazık ki. Sadece son bölümlerde yaşadığı aydınlamaları sonucu verdiği tepkileri takdir ettim.
Kızı ilk Exo Next Door izledim, orada küçük bir çocuktu ama burada çok güzel bir oyuncu olmuş çıkmış. Rolü biraz sertti ama daha hoş dizilerde harika işler başaracağına inanıyorum. Sonuçta böylesi karakteri de oynamak yetenek ister. ;)


Lee Jae Kyoon //Lee Ki Young^^
Kısa ve öz. Kötü karakterdi ama salaktı.



Jeon Mi Sun//Seol Young Won^^
Eun Tae Hee'nin annesi oluyor. Geçmişi nedeniyle hem kendisi hem de kızına çok acılar çektiriyor.



Shin Sung Woo//Kwon Seok Woo^^
Kim Seo Hyun//Myung Mi Ri^^
Shi Hyun'un babası, Soo Ji'nin annesi.
Saçma bir ilişki geçmişleri vardı. Tae Hee'nin annesi gibi bunlarda  çocuklarına çok zarar veriyor.



Jeong Ha Dam//Ko Kyung Joo^^
Tae Hee'nin en yakın arkadaşı, kendisinin de imkansız bir aşkı var. Dizide gerekli görünen yerlerde vardı, en sonunda ne oldu kendisine bilmek isterdim. :/




Resimler^^


Lise zamanları ve haylazlıkları çok komikti. :D


Güzel sevdi beee. ^_^




Hayalimizdeki erkek. Yok benim değil diye inkar etmeyin, içinizi okuyorum. :P








Bu kısım çok iyiydi, kanatsız bir melek gibi geldi kızın yanına yaaa. :P




Güzel duvar kağıdı olur bunlar. :P




Kız resmen aklımı okuyor, evet aile üyelerine yasak gelmedi, ya da bizi takibe almasınlar arkadaş. :P



Bu fotoğrafı gördükten sonra aklıma gelen;
Susuyor ve devam ediyorum. :D




Bence de. :D




Romantik şeyleri seven biri olarak bu bile bana fazla. :P


Hem yakışıklı hem de zeki olmaz insan, bu biraz fazla olur. :P





Basın toplantısından.



Gifler^^



İlk göz göze gelme, klişenin dibi ama güzel. :P






owwwww :D







Baygınlık geldi beee, otobüs sahnesi. :P













Pis işler yapmasalardı on numara grup olabilirlerdi. Hatta aynı kadro ile başka dizi istiyorum, eğlenceli olacak ama. ;)


Aklı başka şeylere gitse de güzel sevdi, gerçekten.




OST^^

Dokyum (도겸) (SEVENTEEN) - I Should’ve First^^

 JOY (Red Velvet) - OMG! (말도 안돼)^^

Yang Da Il (양다일) - With you (곁)^^

 MOMOLAND - Hug Me (안아줘)^^


Doğrusu böylesi bir diziye daha sert şarkılar yakışırdı ama yine cıvık cıvık aşk kokan parçalar olmuş. Tamam aşk ön planda ama sert yönü daha fazlaydı dizinin.







SON^^
Dizi için ilk dediklerim halen daha geçerli. Klişenin dibi ama güzeldi. Sonlara doğru saçmalamasalardı gerçekten çok severdim. Bir yere kadar olayı, aşklarını, dostları, geçmişte yaşanan olayları izliyoruz ama bir yerden sonra çiftin sürekli ayrılması oğlanın her olayda ağlaması, diğer çiftin saplantılı platonik aşkı vs. bunlardan baydım. Dizi 32 bölüm ama yarım saatlik. Böylece 16 bölüm oluyor. Sevmiyorum ben 32 bölüm olmasını, izlenmiyor, sıkıcı geliyor bana öylesi, günde bir bölüm için iyi ama bitmiyor dizi. :P
Sonunu sevdim, yine söyleyeceğim ama klişe olarak yıl atladılar. Burada iki karakterinden anlaşarak ayrılması güzeldi, spoi değil burası. O yüzden iyiydi ama arkadaşlar 5 yıl ne demek? O kısımda 10-15 sevgili değiştirir insan. :P Şaka bir yana gözden ırak gönülden ırak sözünü bilmiyorlar herhalde. Bir kere o muhteşem aşk biter. Nokta. Nasıl devam edilecek, çok saçma yani. Haa büyük aşksa neden olmasın ama bunlar sürekli ayrıldı bee! :P Ahh senaristler, az biraz mantık gurbanız olam. :P
İşte böyle bir diziydi, sevdiğim sahneler olduğu için açıp izleyeceğim yerler olacak. Bu tarz dizileri seviyorsanız öneririm. 32 bölümde olsa hızlı izliyorsanız çerezlik olarak tercih edebilirsiniz. ;)






Başka yorumlarda görüşmek dileğiyle^^
Not: çeviri için Koreantürk'e sevgiler.
Ama Yeppudaa.com halen daha kalbimde bir yara. :((((






Buralarda da varım^^