Gözlerini Haramdan Sakın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Gözlerini Haramdan Sakın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Eylül 2016 Pazartesi

Gözlerini Haramdan Sakın//Merve Özcan Kitap Yorumu^^

Herkese merhaba ve hayırlı bayramlar^^
Bugün bildiğiniz üzere Kurban Bayramı :P Şaka bir yana uzun zamandan sonra ilk boş anımda hemen pc başına oturdum. Şu son bir hafta da neler yapmadım ki. İlk olarak hastalık beni esir aldı, hasta olsam da kalkıp bayram temizliği yaptım ve şükür bayrama kavuştuk. Bir an bayram gelmeyecek sandım :D Havalar Eylül'e girdiğimiz günden soğumaya başladı, ki ben soğuğu sevmeyen Esra'ya çok güzel bir bayram hediyesi oldu :D Neyse ki sıcaklar şimdilik devam ediyor :)
Çok yazdım değil mi? O zaman kitabımıza dönelim^^
Bu kitabı merak etme olayım çok farklı gelişti. İlk olarak NT mağazasında ikinci kitap Yüreğini Haramdan Sakın'ı My Twinle gördük ve ilgimizi çekti. Eve geldiğim an kitap hakkında araştırma yaptım ve o sırada ne göreyim Seyhan'dan Hayata Dair blogunun sahibesi Seyhan ablacım serinin ilk kitabı Gözlerini Haramdan Sakın'ı okuyor ve attığı Snap'lere bakınca (Snap adresim: esraa2492) kitabı çok beğenmiş. Bir kaç mesajlaşmadan sonra hemen sepete ekledik ve kitap bir kaç gün sonra ellerimize ulaştı. İkinci kitabı da isteyelim dedim My Twin'e ama belki beğenmeyiz diye vazgeçtik. Uzun lafın kısası biraz daha bekleteyim dediğim kitabı okuyup çok beğendim ve ikinci kitabı daha ilk kitap bitmeden sipariş ettim :) Şanslı ben ve Abim sağ olsun <3 Başlangıç böyle, yorumuma konudan sonra devam edelim o zaman :D

Aşk, polisiye, imkânsızlıklar…
İnandığı değerlere sadık kalmaya çalışan yakışıklı bir polis ve onun aksine rahat bir hayat tarzına sahip güzel bir kız; Ömer ve Betül…
Biri işine, ailesine ve değerlerine sadakatle bağlı, kendi küçük ve muhafazakâr dünyasında mutlu… Diğeri ailesi sürekli seyahatlerde olduğu için yalnız; bütün hayatı eğlenmek, gezmek, arkadaşlarıyla vakit geçirmek olan bir hayalperest…
İki farklı dünya, iki farklı insan; yolları pek de hoş olmayan bir şekilde kesişiyor. Betül hem Ömer'i ve sert mizacını anlamaya ve bir şekilde de onun farklı dünyasına girmeye çalışırken, hem de kendi hayat tarzını, aile ilişkilerini ve gerçek arkadaşlığı sorguluyor.
Ve Betül'ün tek taraflı ilerleyen bu ilgisi, Ömer'in "Benden uzak dur," ihtarlarına uymayıp bir çatışmanın ortasında hedef noktası olmasına zemin hazırladığındaysa artık her şey için çok geç oluyor.
Peki ailesine, farklı yaşam tarzlarına ve yaşadıkları tüm zorluklara rağmen Betül'ün aşkı mutlu sona erecek mi? Eğlenceli bir dil, heyecanlı bir bekleyiş ve tüm imkânsızlığına rağmen yoğun bir aşk hikâyesi…


Konumuz böyle^^
İlk olarak Huzur Sokağı gibi bir kitap ama ona uzaktan yakından benzemiyor diye duyumlar aldım. Doğrusu Huzur Sokağını okumadığım için bu konu hakkında yorumda bulunamayacağım :D Konunun başında yazığı gibi kitabımız da Aşk, Polisiye ve imkansızlıklar kol geziyor. Aşk öyle bizim kitaplarda okuduğumu gibi değil  bu arada. Çok çok farklı bir şekilde bu hususa değinmiş yazar.
Betül zengin aile ve çevrede büyüyen, gece kulüplerinde gezen ve eğlenmeye pek düşkün bir genç kızdır. Bir akşam gittikleri barda olay çıkınca kendini karakolda ve Ömer'in büyüsüne kapılmış bulur. Sonrasın da hayatına devam etse de artık içinde bir kaç kıpırtı başlamıştır. İlk olarak Ömer'i görmek için yapmadığı şey kalmaz ama Ömer'in sahip olduğu inançlar sebebiyle onun yakınına bile yaklaşamaz. Başta her şeyi bitirip kendi yoluna gitmeyi düşünse de artık Ömer'in büyüsüne kapılıp ailesini ve arkadaşlarını karşısını alacak derecede değişir. Bu dakikadan sonra olaylar başlıyor.
Betül'ü sevdim, az gurursuz bir kızımız ama olsun yine bu huyu bir kaç kapıyı açtı :D Okuyunca anlayacaksınız. Bir kaç kızdığım kısımlar oldu ve kızmakta da haklıyım hani :/


Ömer'den pek bahsetmeye gerek yok. Tam bir kapalı kutu. Belki ikinci kitapta kendisini daha iyi tanırız ama bu kitapta kendini hem Betül'den hemde bizden sakladı :D Şaka bir yana okuyunca hak vereceksiniz. Sonralara doğru kendisine kızdığım doğrudur. Betül'e demediği kalmadı ama işte içini de bilemeyiz değil mi? Keşke Ömer'e ait bölümler de olsaydı ki ilk kitapta olmazdı ama keşke ikinci kitapta olsaydı. Okumadım ama aldığım bilgilere göre öyle bir şey yokmuş :D


Kitabımız da çok sevdiğim ve bir kaşık suda boğacağım bir kaç karakter oldu. Mesela Hatice Teyze ve Fatma Teyze'yi çok sevdim. İkinci kitapta ne kadar okuruz muamma olsalar iyi olur^_^


Konumuz, karakterlerimiz böyle. İlk kitap hemen ikinci kitabı al oku şeklinde bitti ama böyle kitabı üst üstte okuyamam. Hem seri kitapları arka arkaya okumayı sevmediğim için araya bir kaç kitap alacağım. Belki Betül ve Ömer'den hemen ayrılmamak için de daha geç okurum. Bilinmez ki :D 
Bu zamana kadar okuduğunuz yorumda kitabı çok sevdiğimi anlamışsınızdır. Zaten yukarıda da bunu belirtmiştim. Gerçekten güzel bir kitaptı, yazarın 20 yaşında olması ve kaleminin bu kadar güzel olması yolunun açık olduğunu gösterir. Favori yazarlarımın arasına girdi bile. Ama her güzel şeyin yanında bir kaç kusur da olur değil mi? Bu kısımları spoi olarak söyleyeceğim, sadece okuyanlar arasında bir kaç dedikodu yapmak amacıyla :P Gerçi yorum olarak atılınca olay dedikoduya girmez ama yaa neyse :D 

SPOİ BAŞLANGICI!!
NOT: MÜMKÜNSE BURAYI HIZLI GEÇİNİZ!

Betül zaman sonra ailesi ile arasında bozulup, eve terk edip Fatma Teyzesinin yanına gittiği kısım da Ömergilin evinde kalmasını bir yerden sonra anlarım, kız ayağını burktu kalmak zorunda kaldı. Bu kısım tamam, hadi sonradan olaya kötü adamlar da girdi mi kalmak mecburi oldu. Ama sonradan? Anne ve babasının il dışına gitmesiyle ev boşaldı, oraya gidebilirdi. Ya da il dışında arkadaşının yanına da gidebilirdi hadi o da olmadı ailesinin yanına gitseydi tabii trip atsa da olay tehlikeli diye geçmişi görmezden gelebilirdi. Daha iki günlük kişilerin yanında uzun süreli kalmasını yadırgadım ne yalan.
İkinci kısım ise sona doğru bir olay gerçekleşiyor. Bunu yazmayayım okuyan olur falan :D Burada Betül tamam zaten dünden razı ama en azından bir kaç seçenek sunabilirdi. Ailemin yanına gideyim vs. ama şaşırmadan ve ifadesiz kalmadan başka bir şey yapmadı. Buralar bana ters geldi ne yalan.
Okuyanlar için bu kısımlar sizin için de aynı izlenimi bıraktıysa, konuşalım :D

SPOİ SONU!!


Evet beni rahatsız eden bir kaç şeyi spoi olarak yazdım. Kitabı okuyanların yorumlarını beklerim. 
Bu kısımlar haricinde beni rahatsız eden bir şey olmadı. Akıcı bir kaleme sahip, oturup okumaya başladığın anda 100'e gelmiş oluyorsunuz, o derece hızlı diyebilirim. Tabii merak edilesi de ;)


Bu kadar yorumdan sonra tabii ki de tavsiyemdir. İnançlarına bağlı bir adam ve buna yabancı olan bir kızım arasında gelişen olayları okumak istiyorsanız tavsiye ederim. Hatta bunları boş verin kesinlikle alın okuyun. TAVSİYEDİR!!^^





Serimiz sadece iki kitaptan oluşuyor. Yazarın Watpadd'de bir hikayesi daha mevcut.
Okumak isterseniz yazarın Watpad hesabından bakabilirsiniz^^
Hesap için Tık Tık!!



Kitaba Puanım 5/5


Alıntılar^^


Onu bir daha nasıl göreceğim? Beyin hücrelerim acı acı haykırırken tüm ruhum da bu ve bu sorunun türevleriyle kıvranıyordu. Onu nasıl göreceğim? Onu nerede göreceğim? Onu ne zaman göreceğim? Belki de o acı gerçekle yüzleşmemin zamanı gelmişti: Onu görebilecek miydim?


*****


Sert yüz hatlarına yerleşmiş içten gülümsemesi, yaz günü esen akşamüstü rüzgarını anımsatıyordu. Huzurlu, ürpertici ve güzel... Sadece gülüşü değil, bu adamın kendisi de rüzgarı anımsatıyordu.


*****

Sol omzumda topladığım saçlarımı serbest bırakırken attığım şiddetli ve keyiften uzak kahkahayı bastıramadım. Gururuma dokunmuş muydu? Evet. Pes edecek miyim? Hayır. Ben bir kızdım, o ise erkek. Ve kesinlikle yanlış replikleri paylaşıyorduk.



Daha çok alıntı yazardım da bu kadar kafi deyip daha da işaretlemedim :D
Okuyun yani, yazmaya gerek yok :D






Bir yorumun daha sonuna geldik, başka yorumlar da görüşmek üzere^^
Hayırlı Bayramlar^^

Buralarda da varım^^