Burçin Çelik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Burçin Çelik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Haziran 2015 Cuma

Beni Yarına Bırakma//Burçin Çelik Kitap Yorumu^^

Merhabalar^^
Uzun zaman önce okumak istediğim kitabı sonunda okudum ve yorumumu yapıyorum. Kitabımızı herkes tarafından okundu ve sevildi. Bende sevdim ama, aması var işte. Amasını yorumumun ilerleyen yerlerinde öğrenebilirsiniz. İlk olarak yazarın kalemini sevdim, akıcı ve güzeldi. Kendisinin de bir Blogger olması bunda büyük bir etken olabilir ama yine de pek Blogger olmakla alakası olduğu sanmıyorum, yetenek bu bence ;) Kitabın konusunu ise okuyunca anlıyorsunuz ve seçtiği konu gerçekten ilginç.


Sadece üç harfli bir kelime, aşk… Tüm duyguları barındıramaz ki içinde! Hiç ummadıkları anda aşkla çarpılan Selma ve Selim birbirlerine ait olmadıkları halde sevebilirler mi aşkla? Bazen aşka direnmek yersizdir. İnkâr ettiğimiz ne varsa imkânsızlıktan çıkar, korkularımıza, çaresizliklerimize rağmen sarılır bize aşk diye. Selim de Selma'yı da böyle buldu aşk… Kimsesizliklerinin, korkularının arasında. Birbirleriyle sınanıp, akıllarıyla savaştılar; her mağlup çıkışlarında araflarından birbirlerine bir adım daha yaklaştılar. Aşk günahlarınla sınanmaktı belki de, masumiyetini yaktıkça aklanmaktı. Bedel ödedikçe daha çok yanmaktı. Yandıkça pervane misali ateşe çekilmekti. Aşk, cennetten vazgeçip bir ömrü araflara sürgün etmekti onlar için; araflarını cennete çevirmekti.

Evet bu sefer çok değişik bir şey yaptım ve arka kapak yazısını kopyala yağıştır yaptım, çünkü bu kitap hakkında ne yazsam cidden spoiler olacak ;) O yüzden bu seferlik böyle. Kitap ilk çıktığı zaman kapak ve konuya baktığımda bambaşka bir şey bekliyordum. İşte sevgililerdi, olaylar oluyor ayrılıyorlar ama kız hamile ve gizliden çocuğu doğuruyor falan filan ben böyle bir şey bekliyordum ama okuyunca O_o bu haldeydim. Vaay bee ben ne düşünüyordum ne çıktı dedim :D


Selim ve Selma'nın hikayesini sevdim, okuyunca bazı düşünceleriniz olabilir ama ben pek o taraflı bakmadım. Tamam olmayabilir ama yazar yazmış, iyi de yazmış. Çok sıra dışı ve bildik konu değildi. Selma karakterini de sevdim, kızdığım tek bir yer bile olmadı, belki siz kızabilirsiniz ama pek sanmıyorum :D Selim ise vay vay vay :D Kitapta hem sinir olduğum hemde sevdiğim tek karakterdi. Başta vay be ne adam diyorsunuz sonra tüü rezil seni yapılır mı bu kıza diyorsunuz :D Ben dedim ne yalan :D 

Kitabımızın akıcı olduğunu yukarıda belirttim, cidden yazarın kalemi güzel, akıcı. Kitabın kalın olduğu için korkmayın su gibi akıyor, benim elimde biraz fazla kaldı sadece. Nedeni ise zamanımın olmaması ne yazık ki. My Twin elinde bu kadar kaldığına göre sevmedin dedi, diyorum yok sevdim ama işte zaman yok, tam oturup iki sayfa okuyacağım hop iş ve ya başka bir şey :/



Kitabı sevdiğimi ve akıcı olduğu söyledim ama eksikleri de vardı ne yazık ki. Mesela kitap sadece Selma ve Selim çevresinde geçiyor, tamam bu mantıklı, olması gereken bu zaten ama diğer karakterlerden bahsedildiği, geçmişte yaşandığı konulara da değiniyor yazar ama detay vermemiş. Sonuna kadar bekledim neler olacak onlar hakkında diye ama yok geçmedi. Başka kitapta anlatacaksa amenna ama daha yazılmayacaksa bu karakterlere olmadı bu :/ Ben onları da merak ediyorum :( Mesela bazı tanışmalar falan var, ben mi atladım diyorum yok atlama yapmadım bütün sayfaları okudum :P ama yok :/ Kafamda deli sorular, buna bir açıklık istiyorum :D



Tavsiye kısmına gelecek olursam, merak ediyorsanız hemen alın okuyun. Akıcı, konusu ilginç, kapağı da dikkatinizi çekiyorsa zaman kaybetmeden okuyun derim. Benim gibi Türk yazarlara önem verenlerdenseniz kesinlikle tavsiyemdir.


Kitaba Puanım 5/4


Alıntılar^^


Selim basit bir gerçeği dile getirir gibi söylemişti bu cümleyi. Dillendirmek için seneler feda ettikleri bu cümle tüm yaşananları temize çekebilir miydi?


*****

Selma gülümseyip "Saçmalama,"dedi. Parmakları adamın alnındaki çizgilere dokundurup "Herkesin yüzünde çizgileri vardır; hayat kanaviçe işler gibi işliyor bizleri de... Yaşadıklarımızın artıkları yüzümüzde taşıdıklarımız. Acılarımızın bıraktığı yaralar kadar derin çizgilerimiz de," mırıldandı, kendi kendine konuşur gibi.


*****

"Nereye gidersen git, başını kaldırıp baktığın gök hep aynı... Omuzlarının üstünde taşıdığın kafayı değiştiremediğin, kalbini söküp atamadığın müddetçe kaçtığın acı da seninle beraber dolaşıp duruyor."



Bir yorumun daha sonun geldik, başka yazılar da görüşmek üzere sevgiler, saygılar^^